Bir geliştirici konferansının daha sonuna geldik, ve Apple yine bizi hem eğlendirmeyi hem de şaşırtmayı başardı. Yeni bir cihaz tanıtmasa da, bugün açıklanan yenilikler bizleri bir süre meşgul etmeye yeter de artar. 🙂
Apple bu yılki WWDC’de 5 farklı konudan bahsetti. Her birinin detaylarına, daha doğrusu konferansta bahsedilen detaylarına değinmeden önce, bu yazı ile kısa bir özet yapmaya çalışacağım. Ancak her konuya biraz daha derinlemesine değineceğim ve önümüzdeki günlerde paylaşacağım yazıları da bir yandan yazmaya başladım bile… 🙂
Apple’ın etkinliğinin özetini şu başlıklarla yapabiliriz:
- Yeni OS X: El Capitan
- iOS 9
- Apple Pay
- watchOS 2 & Swift (artık açık kaynak kodlu!)
- Music
Birkaç cümle ile tüm bu konuları özetlemek gerekirse…
1. OS X El Capitan
Apple’ın yeni Mac işletim sisteminin adı “El Capitan”, direkt olarak Wikipedia’daki tanıma bakmak gerekirse:
El Capitan, Yosemite Ulusal Parkı’nda bulunan bir kaya formasyonudur. Formasyon Yosemite Vadisi’nin kuzey tarafında yer alır ve batı tarafında sonlanır. Monolit granitten oluşan formasyon 900m yüksekliğindedir. Dünyanın dört bir yanında kaya tırmanıcıları tarafından ziyaret edilmektedir.
Formasyon Mariposa Battalion tarafından 1851’de keşfinden sonra “El Capitan” olarak adlandırılmıştır. El Capitán (kaptan, lider anlamında) “To-to-kon oo-lah” ya da “To-tock-ah-noo-lah” olan yerel dildeki isminden çevrilmiştir.
Apple son senelerde olduğu gibi isim konusunda California bölgesinden esinlenmeye devam ediyor. Bizlere de böyle eğlence çıkıyor. 🙂 İşin şakası bir yana, Apple bu yeni OS X sürümünde 2 konuya odaklanmış: Deneyim ve Performans.
El Capitan ile pencere yönetimi konusunda Windows’tan alışık olduğumuz bazı kullanımların gelişmişini -sonunda- Mac’te de kullanabiliyor olacağız. Geç kalmış ama mantıklı bir hareket. Ayrıca mevcut uygulamalar ve Spotlight daha da iyileştirilerek günlük kullanımımız daha da pratik ve verimli hale gelmiş.
Bir yandan da “Metal” sayesinde grafik ve animasyon performansı ciddi şekilde arttırılmış. Böylece hem oyunlar, hem de profesyonel grafik uygulamalarında ciddi performans artışları sağlanmış.
Detaylı yazı geliyor…
2. iOS 9 ve Swift (artık açık kaynak kodlu!)
iOS tarafında ise beklendiği gibi bir isim yok. 🙂 Yeni sürümün adı iOS 9.
iOS 9’da Apple biraz daha akıllı ve proaktif bir işletim sistemi üretmeye odaklanmış. Şimdikinden çok daha güçlü ve farklı bir “arama” ve yeni Siri özellikleri (biz daha yeni alışıyoruz) ile birlikte ilginç kullanımlar sunuyor.
Ayrıca iPad’ler için klavye kısayolları, çoklu parmak hareketleri, yeni “multitasking” (aynı anda birden fazla uygulama kullanabilme) özelliği ile 2 uygulamayı aynı anda yanyana kullanmaya veya videoları Picture-In-Picture (PIP) şeklinde izlemeye izin vermesiyle birlikte daha pratik olacağını söyleyebiliriz.
Ülkemize henüz olmasa da, Harita uygulaması içerisinde aktarma yapılabilecek toplu taşıma bilgilerinin de ekleniyor olması, Notlar uygulamasının Evernote’un biraz daha sadeleştirilmiş haline benzemesi, ve yeni News uygulaması ile birlikte Apple’ın iOS 9 ile birlikte günlük hayatın içine daha da güçlü girmeye çalıştığını görebiliyoruz.
Ve küçük ama önemli bir detay olarak, artık güncellemelerin 4GB tutmayacağını da söylemeden geçmeyelim… 🙂
Son olarak Swift tarafında ise, Apple’ın önümüzdeki 20 sene boyunca kullanılacağını tahmin ettiği Swift’in açık kaynak kodlu (open-source) hale getirilmesi sanırım gecenin en önemli haberiydi geliştiriciler adına… 🙂
Detaylı yazı geldi bile: iOS 9’daki 25 Yeni Özellik
3. Apple Pay
Ülkemize hala uzak bir konu olsa da, Apple Pay büyümeye devam ediyor. Gelecek ay itibariyle ABD’de 1 milyondan fazla noktadan Apple Pay ile ödeme yapılabilecek.
Ayrıca sadakat kartları da iOS 9 ile birlikte iPhone’umuzda saklanabiliyor olacak.
Önümüzdeki ay Birleşik Krallık’ta da kullanılmaya başlanacak olan Apple Pay, belki de en büyük golü Londra toplu taşımasında geçerli olarak atıyor diyebiliriz. Müthiş bir başarı gerçekten!
Bakalım ülkemizde ne zaman kullanmaya başlayabileceğiz…
Detaylı yazı geliyor…
4. watchOS 2
Daha Watch görmeyen bizlere Apple acımadan watchOS 2’yi yani, işletim sisteminin yeni sürümünü BETA olarak duyurdu bile. 🙂 Tıpkı iOS 9 gibi, sanıyorum ki bundan sonra her WWDC’de yeni bir Watch işletim sistemi göreceğiz, belki daha da sık hatta…
Yeni işletim sisteminin, yani watchOS 2’nin en temel farkı, artık “native” Watch uygulamalarının geliştirilebiliyor olması. Yani daha önceden uygulamalar iPhone’da çalışıyor, karar alıyor ve Watch ekranında bunu gösteriyordu. Şimdi ise bir iPhone’a doğrudan ihtiyaç duymadan, kendi üzerindeki donanımları kullanarak kararları Watch üzerinde alabiliyor ve daha akıcı, işlevsel oluyor.
Yeni watchOS muhtemelen iOS 9 ile birlikte kullanıcılara sunulacak, ancak şimdilik BETA olarak geliştiricilerin erişimine hazır.
Detaylı yazı geliyor…
5. Music
Bu etkinlikte de bir “one more thing…” durumu yaşadık ve Tim Cook bizi heyecanlandırdı. Beklenmeyen bir şey olmasa da, Music bizleri çok fazla şaşırtamasa da, sahne şovları ve performanslarla durumu kurtardı diyebiliriz.
Apple, Music hizmetini şöyle tanımlıyor:
Müzikle ilgili sevdiğiniz her şey. Şimdi tek bir yerde.
Şimdilik Apple’ın bahsettiği 3 temel özelliğe değinerek geçmek istiyorum, çünkü test etmeden, doğru şekilde anlamadan yorum yapmak çok doğru olmayacak:
- Devrimsel bir streaming müzik servisi
- Öncü bir küresel 7/24 yayın yapan radyo istasyonu
- Müzikseverlerin, sevdikleri sanatçılarla iletişimde olabileceği yeni bir araç
30 Haziran’da Türkiye’nin de içinde olduğu 100 ülkede birden, iOS 8.4 ile birlikte hayata geçecek olan Music’i ben de merakla bekliyorum. Bir premium Spotify üyesi olarak, beni kandırabilecek mi bakalım… 🙂
Detaylı yazı geliyor…
Güncelleme:
Bu arada diğer başlıklar için bir video paylaşamıyorum, ancak Music için çok hoş bir tanıtım videosu hazırlamış Apple. Aşağıdan bu videoyu izleyebilirsiniz:
Müzikle ilgili sevdiğiniz her şey. Şimdi tek bir yerde. http://t.co/n6E5bqCnsg https://t.co/IlCWSssuFi
— Apple Music (@AppleMusic) June 8, 2015
Değerlendirme
Her şeyden önce bunun bir geliştirici (developer) konferansı olduğunu unutmamamız gerekiyor. Bazılarımız yeni ürün göremediği için üzülse de, konferans konularından memnun olmadığı için kızgın bile olsa da, bu konferansın geliştiriciler için yapıldığını ve onların ilgi alanı ve önceliklerinin farklı olduğunu bilmeliyiz.
Apple da buna uygun bir şekilde, OS X, iOS, watchOS, ve Swift için bu konuların üzerinde durdu. Birkaç küçük demo ile özelliklerin nasıl kullanılacağını anlatsa da, asıl büyük açıklamalar daha çok geliştiricileri sevindirecek, onları heyecanlandıracak şeylerdi.
Bizim için ilginç olan kısım ise, bu yeni yazılımlardaki yeni özellikler, bunların nasıl kullanıldığı ve hayatımızı nasıl etkileyeceği elbette. Şanslıyız ki Apple bir de Music ile bizlere bu sürede oyalanacak bir şey verdi. 🙂 Ve bir de mini konser ile ortalığı şenlendirdi.
Biraz daha detaya inmek gerekirse, Apple bu sene pratikliğe ve günlük hayattaki kullanım senaryolarına ağırlık veriyor. Büyük değişiklikler veya gün içerisindeki kullanımımızı direkt etkileyen şeyler göremeyeceğiz. Ancak bazı özel ve detaylı kullanımlarla ufak ufak yeni alışkanlıklar kazanmaya, daha profesyonel ve kişisel kullanımlara kaymaya başlayacağız.
Kısa dedik ama yine uzadı, bu gecelik bu kadar diyelim… Etkinliği biraz sindirelim, yeni özellikleri test edelim, deneyelim ve görelim. Apple’ın bile web sayfasında anlattığı her konuya 2,5 saatlik sunumunda yer veremediğini düşünürsek, bu yazıyı daha da uzatmama isteğime siz de hak verirsiniz umuyorum ki… 🙂 Her konuda detaylı yazılarla birlikte hem önümüzdeki günlerde, hem de BETA sürümlerle birlikte bu yaz boyunca yeniliklere bol bol göz atacağız.
Siz de bu sırada apple.com veya apple.com/tr‘den açılış sunumuna göz atabilirsiniz.
Güncelleme: Sunumun videosuna aşağıdan göz atabilirsiniz.
[youtube id=”_p8AsQhaVKI”]
multitaskingin sadece ipad olması tam bir skandal iphone plus da da olmalıydı! Yazılımda öncüyüm demesine rağmen hala uygulamalarıda tek tek kapatmak işkencesi ve pil ömrünü uzatacak çalışmanın 2015 de gelmesi filan hepsini toparlarsak apple artık saçmalamaya başladı. Ben 2006 dan beri sadık bir apple kullanıcısıyım iphone, ipod, imac gibi cihazlara sahibim ama artık apple ın diğer yazılım kaynaklarının yıllardır yaptığı şeyleri yeni bulmuşcasına kullanıcılarına servis etmesinede artık gülüyorum. Yani pazarlama stratejesinde tırnak ucuyla verip kürekle alma kafasından vazgeçse çok iyi olur müşterilerini dolar işareti olarak değil de sadık bir kullanıcı olarak olarak görse keşke bazen özeleştiri yapmaları lazım ama malasef yapılmıyor!
Söylediklerinize katılmamak mümkün değil lakin “yiğidi öldür hakkını ver” diye güzel bir atasözümüz de var. Öncelikle Türkiye’deki vergilendirmenin yüksek olduğunu düşününce gerçekten bazı şeyler aydınlanabilir. Ayrıca Apple’dan bahis ediyorsak Pahalı olma durumu artık normal karşılanıyor çünkü farklıyız ve farklı şeyler üretiyoruz diyerek müşterisine farkındalığını her konuda gösteriyor fiyatta dahil. 🙂 Alenen aşikâr olan mevzu bahis var ki o da bu adamlar pazarlamayı süper biliyor. 😉
Apple Muzik ile arşivinizin iCloud ile saklanmasını istiyorlar. Bu da arşivinizin büyüklüğüne göre iCloud alanı satın almamız demektir. Belki arşivi iCloud ile yedeklemeyebiliriz ama o zaman da apple radyo ve önerileri kaçırabiliriz. Ortalık biraz karışabilir gibi…
iTunes Match ile birlikte çalışıcakmış o özellik. iCloud alanımıza dokunmucaklar yani.
Apple Music sayfasında da iCloud yazıyordu. Gelmeden, görmeden anlamak zorlaşacak.
iTunes Match de bulut ile çalışıyo zaten. Ben aboneyim. Bütün müzik albümüm bulutta şu an. 25.000 şarkıyı buluta atmama izin veriyolar. Hepsini buluta yüklemiyo zaten iTunes Store’daki müziklerle eşleştirme yapıyor. Bulamaıklarını buluta yüklüyor sadece. Apple Music iCloud’a yükleme işlemi sırasında Tunes Match ile birlikte çalışıcakmış. Kafamda bir sürü soru var benim de. Bakalım 30 haziran gelsin de görücez artık.
Bu adamlardan aslında hiç bir şey almayacaksın. Apple bencil bir firma. Önce Macbook pro aldım sattım. İpad mini aldım henüz satamadım. İphone 6 plus aldım ama çok pişmanım çok. Satmak istiyorum şuan. Arkadaş her konuda kendilerine bağlamışlar. Nefret ettim. Güya yenilik yapıyorlar ortada görünen bir şey yok. Resmen bizi sığır yerine koyuyorlar. Bizde gidip alıyoruz. İcloud neden satın alayım kardeşim. Bedava bir sürü depolama alanı varken. 64 gb telefon aldım hiçbir işe yaramıyor. İnternet olmayan bir yerde hiç bir dosyana ulaşamıyorsun. Bu mu teknoloji!!! BİR DAHA apple ÜRÜNÜ ALMAM SON!!!!
64 GB’lık telefonda internet olmadan hiçbir dosyanıza ulaşamıyorsanız kusura bakmayın ama sanırım kullanmayı bilmiyorsunuz o gigabyte’ları 🙂
Öğretin o zaman bizde bilelim. Office, autocad dosyalarımı nerede depolamam lazım? Internet olmadan erişmek için.
ben office dosyalarımı telefona kaydedebiliyorum. Oluşturduğunuz veya açtığınız office dosyasını kaydederken iphone tercihini işaretlemeniz yeterli.
Teşekkür ederim
Git android, windows al o zaman da gör … Sanki sana zorla aldırıyorlar.
Alırımda beğenmeyebilirim de sana soracam!!! İşine bak sen.
Bu kadar marka varken bunca para verip bu ürünleri alıyorsun.Mac hakkında,ipad hakkında ,ios hakkında,OX le ilgili hiç bir şey bilmiyorsun,eve gelip kutuyu açınca bir de bakıyorsun ki istediğin gibi değilmiş :)hadi işin yoksa satmaya uğraş :)64 GB ın yetmediği bir depolama alanına ihtiyacın var ve bunu telefonla karşılamaya çalışıyorsun.Alma bir daha ,görsünler günlerini ..
Ne kadar çok avukat varmış bea 🙂
Bu kadar maceradan sonra ki ,olan olmuş zaten, Watch Sport denemeden olmaz :)son cümleni unut.Bi daha mı geleceğiz dünyaya 🙂
Yok yok onunda şarzı çabuk bitiyor. Her tarafımız şarz aleti oldu zaten. İphone 6 plus için çok hakaret ettim ama kamerası gerçekten harika. Macbook proyu sattım yerine Monster Tulpar serisi toplama bir bilgisayar aldım çok memnun. Neyse telefonu şuan satmaktan vazgeçtim. Ama İpad miniyi hiç kullanmıyorum. Satılık almak isteyen varsa 🙂
apple watch Türkiye’ye ne zaman geliyor Göktuğ Bey?
Dün Akasya Apple Store’daydım. Ağustos sonu dediler. Birkaç gündür Watch Sport kullanıyorum. Harika.
harika diyerek kıskandırmayın bizi lütfen 😛
Hele bildirim gelince bileğinizde verdiği tatlı titreşim yok mu? İç gıcıklayıcı. 😉
Hala net bir tarih yok ne yazık ki 🙁 Fatih Bey’in de yazdığı gibi yaz sonunda ancak gelecek sanırım…
Özellik istemiyoruz sadece maverciks ve ios 7 gibi sağlam olsun yeter
ya arkadaşlar; lütfen yardım edin, Genius Bar dan randevu alamıyorum, ANkarada yaşıyorum ve 6 plusun camı kırıldı, değiştirmek için genius bardan randevu almam gerekiyor ama boş yer yok,deli olacam ya..camı kırık tellefonla geziyoum heran gidecek diye korkuyorum..Ankarada yetkili servis teli bırakman lazım 10 günü bulur değişmesi diyorlar..Ne yapabilirim lütfen yardım edermisiniz..
Gece Yarısı ve sonrası vakitlerde randevu almaya çalışın.
Hocam dün Akasya Apple Store’da idim. Sabah 10’da orada ol. Sıraya gir. Öğleye randevu veriyorlar. İşinizi halledersiniz. Online randevularında sıkıntı varmış.
Gece 00.03 gibi giriş yapmalısın.Bir hafta sonrasının randevuları açılıyo açılıyo saat 00.00’da. Ama hemen olmuyo biraz bekle 3-4 dk o zaman gir.
Göktuğ hocam bu sefer de AppleTV tahmini tutmadı sizin, bu kaçıncı oldu ben sayısını unuttum 🙂
Apple TV canyon yaram oldu artık Sinan Bey. 🙂 Vazgeçtim ben bu işten artık… 🙂
iOS 9 iPhone 4S için gelecek mi ? OS X El Capitan hangi tarihte kullanıma sunulacak ? Bilgisi olan bilgilendire bilirse memnun olurum. Teşekkür ederim.
evet 4S iOS 9 güncellemesini alacak, OS X El Capitan ve iOS 9 sonbaharda kullanıma sunulacak.
Teşekkür ediyorum bilgilendirdiğiniz için.
Arkadaşlar bu proactive asistants ile bilinmeyen telefon numarasını nasıl tahmin edecek. Android deki CIA Programı’nın çalışma tarzını bilirsiniz. o tarzda bir uygulama mı olacak yoksa yanlış anlamadıysam sadece sana gelen E-mail de telefonu yazarsa mı gösterecek?
Email içerisinde geçiyorsa, “o mailin sahibi bu arayan olabilir” gibi bir şekilde düşünecek. 🙂
Mavericks ile gelen konsept değişimi Yosemite ile görsel açıdan daha hissedilebilir hale gelmişti, umarım El Capitan’la da verimlilik artarak devam eder. Os X’te çoklu pencere çok heyecanlandıran bir gelişme olmadı benim açımdan. MB Pro aldığımdan beri 5 farklı masaüstü şeklinde ayarladım ve o şekilde kullanıyorum. Yoğun çalıştığım zamanlarda 5 masaüstünün 5’i de grup grup dosyalarla dolu oluyor. Hatta Stata ve E-Views gibi Win. üzerinden kullandığım analiz programları açıksa bir masaüzerini de Parallels için ayırıyorum, 4 parmak, tek hareketle dosya grupları arasında geçiş yapmak çok rahat. Ofisteki Windows’la çalıştığım zaman en çok aradığım özellik bu şekilde farklı masaüstleri oluyor.
iOS için çoklu pencere ise çok geç kalınmış bir adım. Sanırım 2 senedir Samsung, iPad’i buradan vuruyor reklam kampanyalarında. Haklı da sayılırlar. İnsan bir yandan mail okurken bir yandan sosyal medya hesabına ya da videolara gözatmak isteyebiliyor. Ayrıca İbrahim Bey’in dediği gibi en azından iPhone Plus’a da gelmeliydi. Ben Plus aldıktan sonra 3 senedir kullandığım iPad 2’yi sattım zira boyut ve işlevsellik olarak iPad’i aratmıyor. Dilerim ara güncellemelerde eklerler.
Son olarak “Apple Music vs. Spotify” bir “Haritalar vs. Google Maps” olmaz. Henüz Haritalar uygulamasıyla bir aradığımı da bulmuş değilim. Ancak işte Mecidiyeköy’ün, Beşiktaş’ın falan merkezini arıyorsanız gösteriyor. Zaten insan da bildiği yer için değil bilmediği yer için ihtiyaç duyuyor. Haritalar “bilmediğiniz yerler” konusunda bir arpa boyu yol katedemedi. Dilerim Apple Music de bu şekilde olmaz.
Ellerinize sağlık Göktuğ Bey, yazı için çok teşekkür ederiz.
Herşey güzel de music programı gereksiz olmuş. Sadece para tuzağı….