Apple önceki gün 2016 finansal yılının üçüncü çeyrek sonuçlarını açıkladı ve 3 ay önceden beklediğimiz gibi yine Q2’de olduğu gibi düşüş açıklanan bir çeyrek görmüş olduk. Peki neden böyle oldu? Düşüşün sebebi ne? Her şey mi düşüyor, yoksa iyi şeyler de var mı? Her zamanki gibi hem bu çeyreğin analizini, hem de bazı gözlem ve tahminleri yine bu yazıda paylaşıyorum…
Yine önden paylaşmak faydalı olabilir: “Bizi Apple’ın ne kadar kazandığı neden ilgilendirsin?” gibi sorular geldiği için, bu yazının amacının dünyanın en başarılı şirketlerinden biri olan Apple’ı incelemek, neden ve nasıl başarılı veya başarısız olduğunu anlamaya çalışmak olduğunu söyleyebilirim. 🙂
Önceki yazı gibi, normalden biraz fazla grafik oldu bu yazıda. Ancak bunun bu çeyrekteki sonuçları daha iyi analiz etmeye yardımcı olacağını umuyorum.
Apple 2016 Üçüncü Çeyrek Özeti
Apple, 2016 finansal yılının üçüncü çeyreğini, yani 2016’nın Nisan-Mayıs-Haziran aylarını tamamladı. Toplamda 42,3 milyar dolar ciroya ulaşan Apple, bu sefer geçtiğimiz senenin aynı dönemine göre %15 küçüldü!
Çeyreği iki cümle ile özetlemek gerekirse:
iPad gelirleri artmış, Servisler’den gelirler artmış, diğer her şey düşüşte. Ama genel sonuçlar “beklentilerin üzerinde”.
Biraz daha detaya girmek gerekirse Apple, analistler gibi ciroda daha büyük bir düşüş bekliyordu, ama korkulan olmadı ve sonuçlar beklenenden daha iyi geldi.
Bu çeyrekte Apple’ın net kârı da %27’lik bir düşüşle 7,8 milyar dolar seviyesine indi. Apple’ın kasasındaki nakit miktarı ise toplamda 231,5 milyar seviyesinde kaldı.
Bu çeyreğin de diğer çeyrek gibi “kötü” olarak adlandırılmasının temel sebebi ise şirketin 2003’ten beri ikinci defa önceki yılın aynı çeyreğine göre gelirlerinde bir düşüş açıklamış olması. Bunun kaynağı da elbette geçmişte Apple’ın cirosunun %65-68’ini oluşturan iPhone satışlarının düşmüş olması.
Her zaman olduğu gibi lafı daha fazla uzatmadan gelelim detaylara. Yine elimden geldiğince Apple’ın çeyrek sonuçlarını detaylı olarak incelemeye, ve Tim Cook’un yorum ve değerlendirmelerine kulak vermeye çalıştım…
iPhone: Neden satışlar düşüyor?
Apple bu çeyrekte 40,4 milyon iPhone sattı. Bu rakam geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre %15’lik bir düşüşü işaret ediyor. Fakat yine de bu rakamlar 2 sene öncesine göre %14 yukarıda.
Dolayısıyla geçtiğimiz seneki iPhone 6 satışlarının ve Çin etkisinin olağanüstü olması sebebiyle Apple’ın iPhone satış trendi artış halinde olmasına rağmen bir önceki seneye göre düşüş görünüyor.
Ancak bir yandan da dünya genelindeki üst segment akıllı telefonların satış trendinde bir azalma olduğunu da unutmamamız gerekiyor. Haliyle bundan en çok etkilenen ve en çok göz önünde olan da Apple.
iPhone SE konusunda beklenenin üzerinde bir talep alan Apple, bu çeyrek boyunca daha fazla telefon üretmeye çalışmış. Hem gelişmiş ülkelerde hem de gelişen ülkelerde iPhone SE’ye olan talebin yüksek olduğunu paylaşıyor Tim Cook.
Bu konuda gelecek hafta ben de bir iPhone SE inceleme yazısı paylaşacağım. Küçük bir tüyo vermek gerekirse iPhone SE için “boyutundan beklenmeyecek kadar iyi” diyebilirim. 🙂
Buna ek olarak daha uygun fiyatlı iPhone SE satışları sebebiyle iPhone’un ortalama satış fiyatı da geçtiğimiz sene $662 iken, bu çeyrekte $595’a düşmüş.
Ayrıca aktif iPhone kullanıcılarının artış oranı çift haneli olarak devam ederken, bu oran Çin’de %34, Hindistan’da ise %51’e ulaşmış. Yani Apple’ın Çin’den sonraki büyüme motoru Hindistan olabilir.
Bir diğer yanda ise Android’den iPhone’a geçişlerde en iyi çeyrek geride kalmış durumda. Yani Apple kullanıcı tabanını arttırırken hem yeni kullanıcı kazanıyor, hem de Android’den kullanıcı çekmeye devam ediyor.
iPhone 7 ile neler değişecek?
Bir sonraki iPhone muhtemelen yine Eylül ayında piyasada olacak fakat büyük yenilikler getirmeyeceği tahmin ediliyor. Yeni iPhone için şimdiden konuşulanlar daha büyük kamera “çıkıntısı”, kulaklık çıkışının kaldırılması ve anten çizgilerinin daha belirsizleştirilmesi.
Hatta tasarımın da çok az değişeceği ve adının da bu sebeplerle iPhone 7 değil, iPhone 6 SE gibi bir isim olabileceği konuşuluyor.
Bu iPhone ile birlikte artık Apple’ın 2 yıllık döngüyü bırakıp 3 yıllık bir “yeni iPhone” döngüsüne girebileceği de eklenince elbette heyecan ve beklentiler düşmeye başlıyor.
Tüm bunlar nasıl olacak kestirmek zor elbette, ama iPhone satışları Apple’ın cirosunda çok önemli bir yer tuttuğu için finansal konularda Apple’ın 2014 dönemindeki atılımı yapması bundan sonra çok zor olabilir gibi görünüyor.
Bir de çeyrek sonuçlarının ardından açıklanan önemli bir bilgiyi daha paylaşalım: Apple’ın iPhone satışları 1 milyarı geçti. Tüm çeyrek sonuçlarını topladığımızda, Haziran ayı sonu itibariyle 988.140 adet iPhone satan Apple, Temmuz ayı içerisinde 1 milyar barajını da aşmış oldu.
Ayrıca, Apple 1 milyar cihazı 9 senede satmışken, Nokia ise iPhone lansmanında 2013’te Microsoft tarafından satın alınana kadar 2.7 milyar cihaz satmıştı. 🙂
Bunu da ilginç bir bilgi olarak not etmiş olalım… Ama elbette cihaz satışının tek başına bir anlam ifade etmediği ortada. Bundan sonra önemli olan platform ve ekosistem. Buna da aşağıda biraz daha değiniyoruz.
Mac
Apple bu çeyrekte yine 4 milyondan fazla Mac sattı, ancak bu da iPhone gibi geçtiğimiz senenin %11 altında gerçekleşti.
Güncellenen MacBook gerçekten harika bir bilgisayar olsa da, genel olarak düşüşte olan PC pazarından pay çalmaya devam eden Apple’ın satışlarını uçurmaya yetmiyor bu elbette.
Yine de Mac kullanıcılarının sayısı ve pazar payının artması Mac dünyası ve Apple için mutluluk verici denilebilir. Mac kullanıcı sayısı çeyrek sonu itibariyle tarihi zirvesini görmüş durumda.
Ayrıca en son fiziksel ve yapısal anlamdaki büyük değişikliği 2010’da gören MacBook Air ve 2012’de yenilenmiş Retina ekranlı MacBook Pro da artık daha büyük yenilikler ve değişiklikler gerektiriyor diyebiliriz. Muhtemelen sonbaharda da bu yenilikleri göreceğiz.
iPad: Sürpriz ciro!
iPad tarafında son 10 çeyreğin en iyisi geride bırakılmış oldu, ve satışlar %9 düşmesine rağmen, ciro %7 arttı.
Apple, şu anda iPad Pro alanların yarısının iPad Pro’yu iş için aldığını söylüyor, ve artışın da 9.7-inç iPad Pro’dan geldiğini ekliyor. Ortalama iPad satış fiyatı da bu sebeple $490 seviyesine yükselmiş.
ABD’de yapılan bir araştırmaya göre önümüzdeki 6 ay içerisinde bir tablet almaya niyetli olanların %63’ü bir iPad Pro almayı düşünüyor.
Geçtiğimiz çeyrekteki bir yorumu yine burada tekrar etmekte fayda görüyorum:
Tablet pazarıyla ilgili olarak detaylı bir değerlendirmeyi buraya sıkıştırmak zor, ancak Mac’ler gibi iPad’lerin de uzun bir yaşam çizgisi var gibi görünüyor. Bu sebeple insanlar iPhone kadar sık iPad almak istemiyor, ihtiyaç duymuyorlar.
Hala iPad 2’lerin bir çok konuda yeterli olduğu düşünülürse iPad satışlarının Mac satışlarının 2,5 katı kadar olmasına rağmen neden “yetersiz” olarak algılandığı sorgulanabilir elbette.
Watch:
Hakkında en az bilgi aldığımız ürünlerden biri olan Watch, yine çok az değinilen bir ürün oldu. Tim Cook’un “dünyadaki en çok satan akıllı saat” olarak adlandırdığı watch, watchOS 3 ile yeniden düşünülmüş ve strateji değişikliğine gidilmiş durumda gibi görünüyor.
Tim Cook’un da watchOS3 ile ilgili olarak heyecanlı olduğunu söylemesi, yeni bir cihazın bu sene duyurulup duyurulmayacağı sorularını arttıyor elbette.
Servisler: Çeyreğin Yıldızı
Apple’ın mali tablosunda parlayan bir yıldız olarak yer alan “Servisler” başlığı, önceki seneye göre %19 büyüyerek Apple’a bu çeyrekte 6 milyar dolar kazandırmış.
App Store tarafındaki artış net olarak belirtilmese de, rekor bir çeyrek olduğunu paylaşıyor Cook.
Son 1 yılda 23 milyar dolarlık bir “şirket” haline gelen Servisler, gelecek sene bir Fortune 100 şirketi büyüklüğüne gelecek gibi görünüyor.
1 milyardan fazla Apple cihazının aktif olarak kullanıldığı bir ekosistemde Apple’ın servislerinin de parlamaya başlıyor olması geleceğe dair Apple için önemli bir katkı.
Tek tek açıklamasa da, bunun içerisine şunların girdiğini söyleyebiliriz:
- iTunes
- App Store
- Apple Music
- iCloud
- Apple Pay
- ve çeşitli lisans bedelleri
App Store konusunda ise Cook şu sıralar “uygulama keşfetme” konusuna önem verdiklerini söylüyor, çünkü artık milyonlarca uygulama arasından sıyrılmak çok zor hale geldi. Ve klasik arama veya listeleme yöntemleri yetersiz gelmeye başlıyor.
Apple Pay
Henüz ülkemizde olmasa da, Apple’ın önemli bir diğer konusu ise Apple Pay. Aktif kullanıcı sayısı %450 artan Apple Pay, 3 milyondan fazla iş yerinde kullanılabiliyor ve ABD’de gerçekleştirilen temassız işlemlerin %75’ini oluşturuyor.
Fransa, İsviçre ve Hong Kong gibi 3 ülkede daha bu ay itibariyle hayata geçen Apple Pay, şu anda 9 ülkede kullanılabiliyor.
Ar-Ge (R&D)
Apple’ın Ar-Ge çalışmalarına ve yaptığı harcamalara daha önce de değinmiştik, ama bu yazıda da yıllar içerisinde nasıl bir değişim olduğunu da paylaşmak istedik:
Ar-Ge harcamalarının ciro içerisindeki payı: (ArGe/Ciro)
- 2016 FQ3 6.0% (sadece Q3)
- 2016 YTD 4.4% (2016 şimdiye kadar)
- 2015 3.5%
- 2014 3.3%
- 2013 2.6%
- 2012 2.2%
Her geçen sene hem Apple’ın cirosunun arttığı, hem de Ar-Ge harcamalarının payının arttığı düşünülürse gerçekten dev bütçelerden bahsediyoruz…
Tim Cook ise şu anda piyasaya çıkmamış ürün ve servislere çok ciddi harcamalar yapıldığına değiniyor.
Bu arada Apple’ın ortalama 3-4 haftada bir yeni bir şirket satın alması yaptığını da gözden kaçırmayalım. 🙂
Diğer:
Apple TV
Apple TV konusunda ise Tim Cook oldukça kısa ve net konuşuyor: “Bugünki Apple TV, yapmayı amaçladığımız şey değil, sadece bir temel oluşturuyoruz”.
AR (Augmented Reality)
Bir süredir AR yani “zenginleştirilmiş gerçeklik” olarak çevirebileceğimiz konuda Apple bazı şirket satın almaları yapıyor. (Metaio, Faceshift ve Flyby Media gibi). Bu konuda yakın zamanda bir gelişme görmek zor, ancak Harita veya Fotoğraflar gibi uygulamalarına veya servislerine Apple’ın yeni özellikler eklemeyi düşündüğünü tahmin edebiliriz.
Tim Cook ise bu konuda Pokemon Go ile ilgili gelen bir soru sonrasında, Apple’ın AR alanında uzun vadede önemli yatırımlar yaptığını paylaşıyor.
Özet
Bu çeyrekte de “Servisler” cirosu Mac cirosunu geçmiş durumda. Yani Apple sattığı servislerden çok daha fazla para kazanma yolunda ilerliyor. Ancak iPhone satışlarındaki düşüş, bu devi kalbinden vuruyor ve eski şaşalı çeyrek sonuçlarının bir daha görülüp görülemeyeceğini sorgulatıyor.
Elbette bu seviyede artık dev büyümeler beklemek biraz hayal olsa da, Apple bizi buna alıştırdığı için duraklama olduğunda da şaşırtması normal.
iPad satışlarındaki düşüşün nereye kadar gideceğini bilemiyoruz, ama 2016 yılı tüm kategoriler için parlak bir yıl olmadı ve olmayacak gibi görünüyor. Yeni ürünler ise bu döngüyü kırabilir mi, kolay değil…
Mobil ekosisteme geçiş bir çok şeyi değiştirdi, ve şimdi de olgunluk dönemine yaklaşıyor gibi görünüyor. Bu sebeple büyük satışlar, dev atılımların farklı alanlardan geleceğini tahmin edebiliriz.
İlginç olan nokta şu belki de:
- Apple üst-segment akıllı telefon pazarının hakimi. Ama hızlı büyüyen pazar artık burası değil.
- iPad, PC’den çok daha iyi bir cihaz. Ama PC pazarı küçülüyor.
Bakış açımızı biraz daha değiştirmek adına şu örneği de verebiliriz… Apple, kasasındaki nakit ile şu şirketleri satın alabiliyor:
- Uber
- Tesla
- Airbnb
- Netflix
- Snapchat
- SpaceX
ve hala $21 milyar cebinde kalıyor. 🙂
Gelecek çeyrek ne olacak?
Geçtiğimiz Nisan ayında Apple’ın bu çeyreğe yönelik yaptığı tahminlerin üzerinde kaldığını görüyoruz.
2016’nın dördüncü çeyreği içinse $45,5-$47,5 milyar arasında bir ciro ve %37,5-38 civarında karlılık tahmini yapıyor Apple. Bu da geçtiğimiz yıla göre %7’lik bir kayıp, 2 sene önceye göre %13’lük bir büyüme demek oluyor.
Yani büyüme anlamında da gelecek çeyrek sonuçları pek yüzleri güldürmeyecek gibi…
Bu uzun değerlendirmenin ardından, hep söylediğim gibi, elimden geldiğince bu ilginç şirketi takip edip, hem ürünlerini kullanıyor, beğendiğim pratik özelliklerini ve ipuçlarını paylaşıyor, hem de şirket kültürünü, yaklaşımını ve finansal tablolarını anlamaya ve bu blogda paylaşmaya çalışıyorum… 🙂
Biraz uzun olsa da, benim için olduğu kadar sizler için de keyifli bir yazı olmuştur umarım.
Güzel bir analiz olmuş. Ancak umarım Apple o sıraladığınız şirketlerin hiç birini almaz. Hepsi külliyen zarar ediyor.
Teşekkürler Sarp Bey. Alacağını sanmıyorum 🙂 sadece nakit miktarını anlamlandırabilmek için örnek vermiştim. Selamlar.
Çok güzel bir değerlendirme olmuş Göktuğ bey elinize sağlık.Telefon pazarı artık bir doygunluğa ulaştı ve apple tarafında her sene bir model diğer markalarda ise birden fazla model çıkıyor ve apple ürünleri de her sene değiştirilecek bir kalitesizlikte değil bu yüzden insanlar elindeki iphone u hemen değiştirme gibi bir düşünceye kapılmıyor keza bu diğer apple ürünleri içinde geçerli.
Örneğin bende iphone 6 plus, ipad air 2, apple watch ve mac mini var. baktığımızda hepsi bir kaç yıllık ürünler oldu artık ama suan piyasadaki rakipleri ile fazlası vardır aşağı kalır yanı pek yoktur diyebiliriz. Bu sebeple kalkıp yenisini alma gereği duymuyorum benim gibi o kadar kişi var ki bu yüzden de artık apple rekor satış rakamlarına sanırsam çok çok olağan dışı fikirler ile ortaya çıkarılmış bir telefon tablet filan yapmadığı sürece ulaşamayacaktır.
Ama bence her sey satış rakamı demekte değil burada olay karlılıkta bitiyor diyebiliriz. bugun düşüşler var önümüzdeki yıllarda da ufak ufak olacak gibi bence ama dünyada en çok kar eden şirketlerin basında geliyor diyebiliriz.
Katılıyorum Sertaç Bey. Karlılık çok çok önemli. Ancak bir yandan da Apple yatırımlarını arttırarak karlılığını ve büyümesini de sürdürebilmenin derdinde.
Bu kadar büyük bir şirket olunca “ben kendi kendime yeterim, büyümesem de olur” diyemiyor elbette. 🙂 Kodak sanırım kendini geliştirmeyip tarihin tozlu sayfalarına karışan en büyük örneklerden biri bu konuda…
Apple elbette ki öyle bir şirket değil ve öyle bir duruma düşeceğini de herhalde kimse düşünmüyordur ama son yıllarda yenilikçi olma konusunda geride kalıyorlar. Özellikle iphone ile gelen özellikleri bir çok firma aylar öncesinden bazı özellikleri bir kaç yıl öncesinde başka markalarda varken apple sanki bunu ilk kez kullanılan bir özellikmiş apple keşfetmiş gibi lanse etme yolunu seçiyor bence eskisi gibi yenilikçi olma özelliğini geri kazanmalıdır takip eden değil takip edilen olmalı apple gibi bir şirket.
Göktuğ yazında hiç yapmadığın bir mantık hatası var; apple Q3 sonuçlarını açıklayamaz çünkü Q3 daha bitmedi 🙂 Q2 için yazıyı düzeltmen gerekiyor. Umarım karşılaştırma dataları Q3 yerine Q2dir yoksa onları da düzeltmen gerekecek.
Bayram Bey bu konuyu gündeme getirdiğiniz için çok teşekkürler. Bahsettiğiniz gibi bizim için Q3 yeni başlıyor, ama Apple için 2016’nın mali yılında ise Q3 bitti. 🙂 Yani Apple’ın mali yılı ile takvim yılı birbirinden farklı. Bu sebeple yazıdaki bilgiler doğrudur. Selamlar
Dosya sistemi olmayan internetten dosya indirilemeyen bir isletim sistemine sahip olan ipad nasil pc den daha iyi olabiliyor?
Tam da bu yüzden. Dosya sistemi olmadığından ve internetten dosya indirmek zorunda olmadığınızdan.
Böyle bir mantık olamazki ama elbet bir dosya indirmeniz gerekir bilgisayar kullandığınız zaman. Hiç mi indirmeniz gerekmedi? Eğer gerekmediyse gerçekten gerek yoktur Pc kullanmanıza, ben zaten iPad e bir şey demiyorum aslında, kendi çapında iyi bir cihaz, ama öyle bilgisayar alternatifi veya ondan daha iyi falan komik yani bilgisayardan yapılamayacak bir şey yok iken iOS cihazlar App Store bağımlısı ve genel amacı tüketim üzerine. Üretim değil. (Elbet imovie vs güzel şeyler yapılabiliyor ama genel amacından bahsediyorum) Yani özetle telefon olarak 6S kullanıyorum yani iOS u eleştireyim diye yazmadım ama default app bile seçemediğiniz, dosya sistemi olmayan, arkaplanda uygulama calıstırmayan bir işletim sistemi bilgisayarın yerini alamaz.
Kullanım tarzları kişiden kişiye değişmekte. Mac lerin daha üretken işlerde kullanılabildiği halen geçerli ancak bir çok insan sadece iOs kullanarak kendisi için gerekli işlemleri gerçekleştirebilmekte. Zaten 4.3 milyon Mac e karşılık 10 milyon iPad satışı da bunu göstermektedir. Adobe’nin iPad yokken gerçekleştirdiği bir yazılımı iPad e uygun hale getirememesi , yada porno endüstrisinin iOs ile barışık olmaması ve ofislerde kullanılan bazı gereksiz programlardan statükonun kurtulamaması Apple’ın bir günde değiştireceği bir şey değil. Dünya bilgisayarsız bir bilişim çağına doğru giderken iPad geçici bir kontrol cihazı olarak görev almakta. Tabiki bir kesim iş insanı Mac Os kullanmaya devam edecektir yada bir çok insan alışkanlıklarından vazgeçmeyecektir ancak bu devirde teknolojik gelişimi masabaşında oturan klasikçiler değil mobil “takılan” gençler sağlayacaktır.
Göktuğ Bey, inceleme için teşekkürler, bu yazıda ki en güzel gelişme bence, mac kullanıcı sayısının artmış olması ve mac satışları.
Bir bilgisayarın vazgeçilmez harici donanımları, klavye ve mouse dur, klavyesi olmayan tablet kullanıcılarının da zamanla klavye arayışı içine girmiş olması aliexpress deki tablet klavyelerine olan talepden belli oluyor, benim ilk aldığım tablet de ayrılabilir özellikli tabletti ordan biliyorum, laptop gibi kullanıyordum. Gelecekte de bu durumun değişeceğini sanmıyorum, şu an pazar payı adına bir çok ürün kullanıcıların beğenisine sunulsa da en mantıklı seçim hala laptop görünüyor.
Mac Os çok sağlam bir sistem olmasına karşın hala eksikleri bulunmakta, Windows ve Linux a göre bir çok yönden kullanımı kolay olsa da bazı konularda pratik değil, sık sık dosyalarla uğraşan biri için bazen çok can sıkıcı olabiliyor, benim de ilk başta zorlandığım konularda yeni mac kullanıcıları da aynı sorunları yaşıyor. Apple ın dosya yönetimi (finder) konusunda acil olarak ciddi düzenlemeler yapması gerekiyor.
Son olarak iphone C kullanıyorum, telefonu yeniden başlatmam gerektiğinde (bazen çok ısındığında veya şarjdan yeni çıkardığımda) yeniden başlat seçeneği olmaması çok can sıkıcı oluyor, telefonun kapandığını bile anlamıyorsunuz, eskiden bir simge dönüyor ve gittiğinde kapandığını anlıyordunuz şimdi o da yok, bu konuyu da acilen çözmeliler.