Apple’ın etkinliği tahmin edildiği gibi Mac ağırlıklı geçti. Apple TV ve televizyonun geleceğine dair atılan bir diğer adım olan TV uygulaması, yeni MacBook Pro’lar ve yeni özelliklerle 1,5 saatten kısa sürse de yine de etkinlik sonrasında konuşacak, tartışacak ve düşünecek bir çok konu var.
Detaylı bir özet için etkinlik özeti yazısına göz atabilir, ya da bu yazıdaki 7 önemli konu ile etkinliğin hızlı bir özetine ve bazı gizli detaylara göz atabilirsiniz…
1. MacBook Pro Yepyeni Bir Tasarım ile Yenilendi
Apple’ın ilk dizüstü bilgisayarı olan Powerbook’un lansmanının 25.yılı geride kalmış durumda. Apple de hem bu anıyı gündeme taşımak, hem de yaptığı önemli yeniliklerin altını çizerek yepyeni bir MacBook Pro tanıtmak için doğru bir zaman seçmiş gibi görünüyor.
Yeni MacBook Pro’nun en büyük farkı elbette çok daha ince, hafif ve güçlü olmasına ek olarak klavyenin üst kısmındaki fonksiyon tuşlarının yerine OLED bir ekran yerleştirerek etkileşimli bir kullanım imkanı sunuyor olması. Apple bunun adına da Touch Bar diyor.
Yeni MacBook Pro tasarımı önceki modellere göre %14-17 kadar daha da incelmiş, hafiflemiş ve hacmi de azalmış. Ayrıca Force Touch Trackpad’in kapladığı alan da 2 katına çıkmış ve klavyenin mekanik kelebek teknolojisi de yenilenmiş.
Üzerinde 4 USB-C portu bulunan yeni MacBook Pro, bunlar sayesinde bir çok cihaza buralardan bağlanabiliyorken, aynı zamanda herhangi birinden şarj da edilebiliyor.
Ve son bir not, 3.5mm kulaklık çıkışı hala var! 🙂
2. Touch Bar, klavyedeki fonksiyon tuşlarını etkileşimli bir dokunmatik ekranla değiştiriyor
Etkinliğin en can alıcı noktası elbette ilk defa gördüğümüz Touch Bar’dı. Fonksiyon tuşlarının yerine gelen, uygulamalar özelinde farklı özellikleri kullanmaya imkan tanıyan bu multi-touch OLED ekran bize yepyeni bir etkileşim imkanı sunuyor.
Örneğin Safari’de açık olan sekmelerin önizlemesini görebiliyor ve aralarında geçiş yapabiliyoruz. Veya Fotoğraflar uygulamasında fotoğraf düzenleme kısayollarına erişebiliyor, bunların ekranı kaplamasına gerek olmadan tam ekran düzenleme yapabiliyoruz.
Ayrıca toolbar adındaki araç çubuğunu ekranda özelleştirebildiğimiz gibi Touch Bar’ı kendimize göre değiştirebiliyoruz.
Ve elbette fonksiyon tuşlarını kullanmak veya sistem kısayollarına (ses, ekran parlaklığı vb) ulaşmak da klavyedeki fonksiyon tuşlarına dokunmak kadar kolay.
3. Touch ID
Touch Bar’ın en sağında üzeri safir kaplı bir buton yer alıyor. Bu buton hem MacBook’un açma kapama düğmesi, hem de üzerindeki parmak izi okuyucu ile Touch ID işlevi görüyor.
iPhone 6s ve 7’de kullanılan ikinci nesil Touch ID’ye sahip olan MacBook Pro, üzerindeki T1 çip sayesinde “secure enclave” sahibi, yani parmak izimizi güvenli bir şekilde okuyup saklayabiliyor. Böylece de Apple Pay gibi özellikleri kullanmamıza imkan sağlıyor.
Touch ID aynı zamanda Mac üzerindeki kullanıcı hesapları arasında hızlı bir şekilde geçmemizi de sağlıyor. Sadece parmağımızı butona basmamız yeterli. 🙂
4. Profesyonel uygulamalar güncellendi
Etkinlikte Apple’ın demosunu yaptığı bir diğer önemli konu ise uygulamalar oldu. Touch Bar kullanan profesyonel uygulamaların kullanımını gösteren Apple’ın 3 ana konusu video, müzik ve fotoğraf işlemeydi.
Yeni Final Cut Pro, Photoshop ve DJ Pro uygulamaları sahnede Touch Bar’ın uygulama ile nasıl çalıştığını gösterdiği uygulamalar oldu.
Apple ayrıca Microsoft Office, Pixelmator, Sketch ve DaVinci Resolve gibi uygulamaların da Touch Bar’ı destekleyeceğini açıkladı.
5. LG UltraFine 5K Ekran
Etkinlikteki ilginç bir diğer detay ise Apple’ın 15-inç MacBook Pro’yu aynı anda 2 tane LG UltraFine 5K ekrana bağlayarak göstermesi oldu. İlginç olan hem Apple’ın LG’nin bir monitörünü özel olarak tanıtması ve önermesi, hem de Apple’ın “artık acaba kendi ekranını üretmeyecek mi?” şeklinde soru işaretlerini akla getirmesi oldu diyebiliriz.
Bu arada LG ekrana bağlanan MacBook Pro tek bir kablo ile aynı zamanda şarj olurken, ekrana da yansıtmak yapılabilmesine imkan tanıyor.
6. MacBook Air gözden düştü
Etkinlikte pek altı çizilmese de, güncellenmeyen tek dizüstü bilgisayar olan MacBook Air’in de gözden düştüğünü söylemek yanlış olmaz.
Apple MacBook Air’i hala satışta tutuyor, ama muhtemelen sadece fiyatından dolayı…
Buna alternatif olabilecek tek ürün ise, Apple’ın 13-inç MacBook Pro’nun bir de Touch Bar ve Touch ID olmayan bir başka modelini daha tanıtmış olması.
Bu modelde farklı olan şeyler ise şöyle:
- 4 yerine sadece 2 adet USB-C portu
- Touch Bar ve Touch ID yerine klasik fonksiyon tuşları
- Intel Iris Graphics 550 yerine 540
- 8 GB 2133 MHz bellek yerine 1866 MHz bellek
- 2.9 GHz işlemci yerine 2.0 GHz işlemci
Ayrıca 11-inç MacBook Air’in de artık satılmadığını da hüzünlü bir şekilde söyleyebiliriz… :/
7. Apple TV birleştirici bir TV uygulamasına kavuşuyor (ABD için)
Ülkemizde kullanılamayacak olsa da yine de kısaca değinmek istediğim bir diğer konu ise Apple TV, iPad ve iPhone’lara Aralık ayında gelecek olan TV uygulaması. Bu uygulama sayesinde Apple bir çok farklı uygulama içerisinde izlenebilen dizi, şov, film ve diğer video içeriklerini tek bir uygulamada toplamak ve kolayca ulaşılabilir, keşfedilebilir hale getirmek.
Bonus: Giriş-Çıkışlar
Yeni MacBook Pro’da hangi giriş-çıkışların olduğunu söylemiş olsak da, hangilerinin olmadığına da değinmeden geçmek olmazdı…
Apple yeni MacBook Pro’da önceki modelde olan HDMI, SD card, MagSafe, MiniDisplay ve USB-A (bildiğimiz USB aslında) gibi çıkışları da kaldırmış oldu.
Bonus 2: Ayrıca yeni MacBook Pro’lar ile birlikte artık ışıklı Apple logosuna da elveda diyoruz. 🙁
Keşke deneyimleme şansımız olsaydı, ama yok. Bu yüzden yabancı blog’ların paylaştığı fotoğraflardan bir derleme yapmak durumunda kalıyoruz…
Siz yeni MacBook Pro’yu ve açıklanan yenilikleri nasıl buluyorsunuz? Yorumlarınızı bekliyoruz…
Bu modeli beğendim ben. Tek gariplik iphone7 ile uyumsuz olması. Ne kulaklığını macbook pro’da kullanabiliyorum, ne de kabloyla bağlayabiliyorum. Bu iş için converter kullanmak bana biraz garip geliyor.
Ayrıca 256gb’lık mini flash disk’imi ne yapacağım? 🙁
Katılıyorum. Her ne kadar Apple’ın amacını anlasam da desteklesem de buna çözümü de kendisinin sunması ideal olurdu. 🙁
Bence yeni nesil hızlı bir port sistemine geçilmesi çok iyi olmuş. Apple ın bu tarz girişimlerde bulunması ve ileri görüşlü olması çok hoşuma gidiyor. Touchbar ın çok yenilikçi ve yaratıcı olduğunu düşünüyorum. Gerçekten işlerde kolaylık ve hız sağlayacaktır. Ama genel olarak etkinliğe baktığımda bir çok eksik görüyorum. Diğer mac türlerine hiç dokunulmaması (Macbook air gibi) beni üzdü. Thunderbolt Display in değişmesini isterdim mesela. Her şeye rağmen Apple ın izlediği politikayı anlıyor ve doğru buluyorum sizinde dediğiniz gibi.
ama duzgun bir ekran kartli model almak icin 2500$ gozden cikarmak gerekiyor, gerekli adaptorleri de almak eminim 100 200$ tutacaktir. model cok guzel olmus ayrica, aklimizi celdi 🙂
Yeni modeli görünce eski Macbook Pro’ma daha bir sıkı sarıldım 🙂 En azından böyle bir saçmalık yok: http://i.hizliresim.com/lEmA9l.png Mavericks’e geri dönmeyi de düşünüyorum.
her kullanım için ayrı adaptör almak her seferinde onları kullanmaya çalışmak ve hepsini çantada taşımak bence gereksiz bir zorluk her ne kadar yenilikleri takip etmek güzel olsa da genel sistem sizden arkadaysa arada onları beklemek de yararlı olabilir. mesela hdmi girisini kaldırıp da adaptor tasıtacagına kaldırmayabilirdi gibi… Işıklı logonun bilgisayarın karakteristiği oldugunu düşünüyorum o yüzden kaldırılmasına üzüldüm ve kendi ürünü telefonla uyumsuz olması da başka bir eksi bunlar da gözönüne alınmalıydı bence