Beats Solo3 Wireless İncelemesi: W1 Çipi ve Kablosuz Kulaklıklar

Bir süredir yeni Beats Solo3 Wireless kulaklığı kullanıyorum. Apple’ın yeni W1 adlı kablosuz çipinin getirdiği yenilikler, genel kontroller, pil ömrü ve genel kullanımla ilgili tüm yorumlarımı bu yazıda paylaşıyorum.

Apple ve Kablolar

2016 Apple için kablosuz bir gelecek için en önemli adımın atıldığı yıl oldu diyebiliriz. iPhone’dan kulaklık çıkışının kaldırılması ve W1 çipi sayesinde çok daha iyi bir deneyim sunulabilmesi kablosuz kulaklıkların önünü açtı.

Kulaklıklar için kablosuz dünyaya geçerken, MacBook tarafında ise sadeleştirme yoluna gitti Apple. 2015’te MacBook ile tanıtılan USB-C, 2016’da MacBook Pro’ya geldi ve Apple artık dizüstü Mac’lerde tek bir kablo kullanacağını resmileştirmiş oldu.

Neyse işin bu kısmına şu an çok girmeyelim çünkü bazı eleştirileri aşağıda paylaşacağız. Biz gelelim bu yazının konusu olan Beat Solo3 Wireless kablosuz kulaklığa…

Beats Solo3 Kablosuz Kulaklıklar

Beats Solo3’ün en önemli özelliği elbette Apple’ın W1 çipini içerisinde barındırması. Kablosuz iletişime özel bu çip sayesinde birkaç konuda önemli iyileşmeler mevcut:

• Kolay eşleşme
• Uzun pil ömrü ve çok hızlı şarj
• Kapsama alanı (uzak mesafelerden de dinleyebilme)

Eğer Beats Solo2’yi biliyorsanız, aslında Solo3 ile olan en büyük farkın bu çip sayesinde olduğu söylenebilir. Bunun dışında ürünün tasarımında ve kullanımında önemli bir fark yok. Apple bu sevilen ürünün tasarımını korumayı tercih etmiş.

Renk konusunda ise oldukça geniş bir yelpaze mevcut. Solo3’ü alırken 7 farklı renkten birini seçebiliyoruz:

• Parlak Siyah
• Siyah
• Parlak Beyaz
• Gümüş
• Altın
• Roze Altın
• Nar Kırmızısı (Product-Red)

Solo3 ile birlikte şık bir taşıma kılıfı da geliyor. Bu sayede ürünü çizilmelerden, toz ve kirden koruyabiliyoruz.

Ayrıca ürünün kutusundan Solo3’ün kendisine ek olarak, şarj kablosu ve gerektiğinde kullanmak için ses kablosu da çıkıyor.

Şarj konusuna ayrıca değineceğim, şimdiye kadar şarj kablosunu sadece 3 defa kullandığımı söyleyebilirim. Ses kablosunu ise sadece 1 defa kullandım, o da uzun bir uçak yolculuğunda uçağın eğlence sistemine bağlamak için…

Kontroller

Beats Solo3 Wireless’ı kontrol etmek bir iPhone kullanıcısı için çok kolay. Sol kulaklık üzerinde görünmese de 3 farklı tuş var. Ses arttırma, azaltma ve bir de ortada Beats logosunun olduğu tuş.

Bunlar tahmin edebileceğiniz gibi iPhone’dakine benzer bir kullanım sunuyor. Bu yüzden kontroller konusunda bir sürpriz veya öğrenmeyi gerektirecek bir şey yok. 🙂

Ayrıca cihaz üzerinde yer alan bir diğer düğme ise güç, yani açma-kapama düğmesi. Bu ise sağ kulaklığın alt kısmında yer alıyor. Ve alt tarafındaki 4 LED ile pil durumunu da kabaca görebilmemizi sağlıyor.

Eşleştirme

Eğer bir iPhone kullanıyorsak Solo3’ü eşleştirmek çok kolay. Kulaklığı çalıştırdıktan sonra Bluetooth’u açık bir iPhone’un yanına getirmek yeterli. Birkaç saniye içerisinde ekranda Beats Solo3 ile birlikte bir Bağlan butonu görünüyor.

Bağlan’a dokununca cihazlar eşleşmiş oluyor. Bu kadar… 🙂

İşin en güzel kısmı ise bundan sonrası… Yukarıdaki işlemi yaptığımız anda aynı iCloud hesaplarına bağlı tüm iOS ve Mac’lerde de Solo3 tanıtılmış oluyor ve tekrar eşleştirme yapmaya gerek kalmıyor.

Cihazlar arası geçiş

Yani Solo3’ü iPad’de kullanmak istediğimizde ekranın altından Denetim Merkezini çekiyor, Ses ve Müzik kontrolleri kısmına geçiyor, buradaki ses çıkışı seçimi içerisinden Beats Solo3’ü seçiyoruz.

Sadece iPhone’da eşleştirmiş olmamıza rağmen tüm cihazlarımızda bu şekilde Solo3’ü kolayca kullanabiliyoruz.

Benzer şekilde Mac’te de Menü Çubuğundaki Ses içerisinden Beats Solo3’ü seçerek saniyeler içerisinde Solo3’ün Mac’teki sesleri çalmasını sağlayabiliyoruz.

Hem iOS 10 hem de macOS Sierra, ses çıkışının değiştirilmesi konusunda büyük kolaylıklar getirmesi sürpriz değil. 🙂 Bu açıdan oldukça pratik olduğunu söyleyebilirim. Eşleştirmeyi kaldırmakla veya yeniden yapmakla uğraşmıyoruz.

Solo3’e aynı anda sadece tek bir cihaza bağlanabiliyor. Yani hem iPad hem Mac hem de iPhone’a aynı anda bağlanmıyor. Bazı Bluetooth kulaklıklarda olan bu özelliğin Solo3’te olmaması ilk başta garip gelse de, yukarıda anlattığım yöntem ile geçişlerin kolay olması zaten bir sıkıntı çıkartmıyor.

Ayrıca Mac’e veya iPad’e bağlıyken iPhone’a bir arama geldiğinde zaten Devamlılık (Continuity) özellikleri sayesinde Mac üzerinden de cevaplayabildiğimiz için herhangi bir sorun yaşamıyoruz. 🙂

Tam da Apple’dan beklendiği gibi, önceki senelerde geliştirilen özelliklerin üzerine yeni şeyler inşa etmeye devam ediyor Apple.

Mikrofon ile Konuşma

Bir diğer güzel özellik ise Solo3 üzerindeki mikrofon sayesinde telefon görüşmeleri de yapabilmek. Telefon dedim ama her türlü sesli görüşmeyi, yani Skype, FaceTime, Whatsapp vb. uygulamayı kullanmak mümkün.

Ancak Solo3 ile AirPods ile önemli farklarından biri burada ortaya çıkıyor. AirPods ortam sesini azaltarak AirPods’u kullanan kişinin sesine odaklanırken, ne yazık ki Solo3’te böyle bir özellik yok.

Bu sebeple mikrofonun ses kalitesi rüzgarlı havalarda, gürültülü ortamlarda azalıyor. Biz çok iyi duyuyoruz ama karşı taraf bizi duymakta zorlanabiliyor. Bu sebeple sesimizin karşı tarafa kaliteli olarak gitmesinin elzem olduğu görüşmelerde iPhone’u tercih etmek daha iyi olabilir.

Pil Ömrü

Bir önceki model olan Solo2 sadece 12 saatlik pil ömrüne sahipti. W1 çipi sayesinde pil ömrü konusunda devrim yapan Apple, Solo3’te tam 40 saat pil ömrü vaadediyor.

Pil teknolojisinde değil, ama pili verimli kullanma konusunda önemli bir atılım yapan Apple’ın bu vaadi sözde kalmıyor açıkçası.

Ben Beats3’ü Aralık ayı başında aldım. İlk şarjı 2 Aralık’ta yaptım. Aralık ayının son günlerinde tekrar şarj etme ihtiyacım oldu. Çok yoğun kullandığımı söyleyemem elbette, ancak şimdiden pil ömrü konusunda çok ama çok mutlu olduğumu söyleyebilirim.

Fast Fuel

Özetle Solo3 pil ömrü açısından süper! Ama daha da süper bir şey daha var. W1 ile gelen “Fast Fuel” adlı özellik sayesinde 5 dk’lık şarj ile 3 saatlik kullanım mümkün oluyor. Yani şarjı bitmiş olsa veya sonuna yaklaşmış olsa bile, 5 dakikada bizi o gün için kurtaracak bir şarj mümkün.

AirPods’da ise 3 saatlik şarj için 5 değil 15 dakika şarj etmek gerekiyor.

İşin tatsız kısmı ise şarj için Micro USB kablo kullanma ihtiyacı olması.

Bu açıdan Apple 2016’da her cihaz için sadeleştirmeye gitmiş olsa da, aynı zamanda büyük resimde biraz dağıldı diyebiliriz. Çünkü iPhone’u Lightning, Mac’i USB-C, Solo3’ü ise microUSB ile şarj edebiliyorum.

Yani sırt çantamdaki 3 Apple cihazını şarj etmek için 3 farklı kabloya ihtiyacım var. Umarım gelecek senelerde buna bir çözüm üretebilir Apple.

Mesafe (Kapsama Alanı)

W1 ile gelen bir diğer avantaj ise kapsama alanı, yani kablosuz kulaklık ile dinlediğimiz cihazdan çok daha fazla uzaklaşabilmek. Evin içerisinde “çekmeme” sorunu yaşadığım bir yer olmadı.

Daha önce kullandığım Jabra Rox ile salonda iPad duruyorken arkadaki bir odaya gittiğimde ses kesiliyordu. W1 ile mesafe ciddi oranda artmış oldu.

Karşılaştırma olması adına, bahsettiğim arka odada iPhone ile Watch arasındaki bağlantının koptuğunu söyleyebilirim. Buna rağmen Solo3’te herhangi bir gecikme, bozulma veya kesilme problemi yaşamadım. Solo3 bu konuda da çok ileride.

Konfor

Daha subjektif olabilecek olan konulara gelirsek, açıkçası Solo3 benim beklentilerimi karşılayan, konforlu bir kulaklık oldu diyebilirim. Sadece kablosuz olmasından dolayı değil, kafama, kulaklarımın üzerine takıp bazen birkaç saat boyunca çıkartmadığım için böyle bir değerlendirme yapabiliyorum.

Örneğin daha önce kullandığım Urbanears kulak-üzeri kulaklıklar yaklaşık 1 saat sonunda ciddi anlamda ısı üretiyor, baskı yapıyor ve kulaklarımı acıtıyordu. Benzer şekilde bazı kulak-içi kulaklıklar da bazen can acıtıcı seviyeye gelebiliyor.

Ancak Solo3 ile bunların hiçbirini yaşamadım.

Ses Kalitesi

Geldik en tecrübesiz ve uzman olmadığım konuya. Sesin gerçek anlamda kalitesini anlayabilen ve bunun üzerine yorum yapabilecek biri değilim. Baştan bunu söylemekte fayda var. 🙂 Bu sebeple yorumlarım tamamen ortalama bir kullanıcı gözüyle olacak bu kısımda.

Beats’in ses konusundaki duruşunun güçlü bir ses ile kullanıcıyı etkilemek olduğunu söyleybiliriz. Solo3 de buna hizmet eden bir iş çıkarıyor. Ortalamanın üzerinde, güçlü bir ses duyuyoruz.

Ancak profesyonel olarak sesle ilgileniyorsanız veya işinizin bir parçası sesteki detaylar ise Solo3 bu konuda ihtiyaçlarınıza karşılık verebilir mi bilemiyorum…

Fakat benim gibi ortalama bir “kulağa” sahipseniz, Beats tatmin edici bir performans sunacaktır diye düşünüyorum. Söylediğim gibi ben ses konusunda uzman değilim, ama Solo3 ile gayet mutluyum. 🙂

Hangi cihazlarla çalışıyor?

Beats Solo3 Wireless yeni W1 çipiyle geliyor olsa da, bu çalışmak için yeni bir cihaza ihtiyaç duymuyor. 2012 yılından beri üretilen neredeyse tüm cihazlarda sorunsuzca çalışıyor.

• iPhone 5 ve daha yeni iPhone’lar
• iPad 3 ve daha yeni iPad’ler
• iPad mini 2 ve daha yeni iPad mini’ler
• iPod Touch 6.nesi
• Tüm Apple Watch modelleri

Değerlendirme ve Fiyat

Öncelikle kablosuz kulaklıkların tahminimin de ötesinde bir rahatlık sağladığını söylemem gerekiyor. Kablonun getirdiği karmaşa, yük ve kısıtlar kesinlikle tekrar yaşamak isteyeceğim şeyler değil.

Beats Solo3 Wireless ise yeni W1 çipi sayesinde pil ömrü, kolay eşleşme ve geçiş, hızlı şarj ve kapsama alanı gibi konularda önemli gelişmeler sağlıyor. Her biri kullanım deneyimini katlayan, kullanıcıya çok büyük kolaylıklar getiren şeyler.

Bu açıdan bakınca W1 öncesindeki kablosuz kulaklıklar bir nesil geride kalmış gibi hissettiriyor.

Apple cihazlarını kullanmayı seviyorsanız, Solo3’ün aldığınız keyfi bir kat daha arttıracak bir kablosuz kulaklık olduğunu söyleyebilirim.

Fiyatı ABD’de $300, Türkiye’de 2016 sonuna doğru satışa sunulduğunda 1.199 TL’den alınabiliyordu. Ancak son dönemdeki kur değişiklikleri sonrasında gelen zam ile şu anda 1.379 TL.

Ucuz mu? Kesinlikle değil. Oldukça pahalı bir kulaklık. Benim tercih etme sebebim “kulak üzeri” bir model olması sebebiyle hem dışarıdaki sesi de kesmesi ve bana ihtiyacım olan konsantrasyonu sağlayabilecek bir ortam sunması.

AirPods’u henüz uzun süreli inceleme imkanım olmasa da, Beats Solo3 ile kablosuz deneyimi olması gerektiği şekilde yaşamaya başladım diyebilirim. Açıkçası ses açısından kablolu bir dünyaya geri dönmeyi kesinlikle düşünmüyorum. 🙂

Kablosuz kulaklıkların bir diğer hoşuma giden özelliği de Apple TV ile birlikte kullanılabilmesi. Ama bu ayrı bir yazı konusu olacak…

AirPods alacak mıyım? Bulabilirsem anında! 🙂 Onun da incelemesini hızlı bir şekilde paylaşacağım yine Sihirli Elma’da. Beats Solo3 ile ilgili sormak istedikleriniz varsa yorum kısmında sorularınızı bekliyorum.