“Touch ID dünyanın en gereksiz özelliği olsa gerek!”
Eylül 2013…
Apple iPhone 5S‘te yeni özellik olarak “parmak izi okuyucu” içeren bir tuş tanıttığında böyle düşünmüştüm. O zamana kadar bu teknolojiyi pürüzsüz bir şekilde uygulamayı ve ana akıma kabullendirmeyi başaran bir teknoloji şirketi yok. Tuşa bastıktan sonra doğrulama için birkaç saniye beklemek gerekiyor. iPhone’un içindeki A7 işlemci, parmak izini tanıma işlemini sadece birkaç saniye içinde gerçekleştiriyor.
Ama bu benim için hiç de yeterli değil! Üstelik güvenlik konusunda da kafamda soru işaretleri var. Ya kendi parmağımı tanımazsa? Daha da kötüsü, başkasını ben sanırsa?
Dört haneli parolamı girmem yarım saniye sürmezken, üstelik ekran kilidi üzerinde daha fazla seçeneğe sahip olabilecekken neden iki saniye doğrulama bekleyeyim ki?
İki saniye demek, en az birkaç ayrı sosyal medya beğenisi, gülünecek bir karikatür ya da RT edilecek bir tweet demek. Telefonun beni parmağımdan tanımasına ayıracak vaktim yok; benim daha mühim işlerim var… Touch ID bilim kurgu tutkunlarını eğlendirecek basit bir eğlence olarak kalmaya mahkumdu benim için.
Ama hiç de öyle olmadı.
Eylül 2016…
Apple iPhone 7‘yi tanıttı
Bu telefonun içinde yer alan A10 işlemci öylesine güçlüydü ki, parmak izi tanıma işlemi saniyenin hiçte birine inmişti adeta. Üstelik Touch ID sadece teknoloji olarak gelişmekle kalmadı. Apple Pay gibi yeni nesil kimlik doğrulama servislerinin temelini oluşturdu.
Bugün pek çok ülkede sayısız kullanıcı, parmak iziyle ödeme yapıyor. Evet, iPhone 7’nin Touch ID özelliğinin en azılı kullanıcılarından biri de benim artık. Güvenlik konusunda soru işaretlerinin tümü zamanla silindi ve parmak izi teknolojisi biyometrik güvenlik teknolojilerinde altın standart haline geldi.
12 Eylül 2017…
iPhone X ile birlikte, Face ID tanıtıldı
Dürüst olmak gerekirse iPhone X ile birlikte Face ID ilk ortaya çıktığı saniyede “Ahahah Samsung’dan kopyalamışlar” dedim. “Telefonunuz sizi yüzünüzden tanıyacak” buna neden olacak kadar muğlak bir ifade. Ama detaylar açıklandıkça, daha büyük ölçekli teknoloji şirketlerinin hiçbirinde bu nitelikte bir teknoloji olmadığını fark ettim. Peki, inovasyon da tam olarak bu değil midir? Daha önce yapılmayanı yapmak?
Face ID’nin getireceği devrimi herkes öngörmek ya da kendini buna hazırlamak zorunda değil. Bu teknolojiyi içeren tek aygıt iPhone X ve onun da fiyat etiketi ortada. Hâl böyleyken, bir ay sonra mahalle bakkalının “Face ID ile ödeme alınır” levhası yerleştirmesini beklemek hayalcilik olur. Ancak Face ID’nin pahalı olması, sınırlı stokta olması, güvenlik açısından soru işareti oluşturacak özellikler taşıması; detaylarında yatan inovasyonu görmeye engel olmamalı.
Apple 12 Eylül etkinliğinde bir odaklanma sorunu çekti mi? Evet. Şirket tarihinde ilk defa yarım düzine iPhone modeli sunumda aynı slaydı paylaştı. Bu yüzden şu an hem Apple hem de tüketiciler açısından çarşı biraz karışık. Buna karşın, Apple’ın inovasyon ruhunu kaybettiğini söylemenin haksızlık olacağı kanısındayım.
İnovasyon işte orada, Face ID ile “yüzümüze bakıyor”. Sadece dün akşamki karmaşadan sıyrılıp, kendini göstermek için zamana ihtiyacı var.
Ona 3 Kasım‘a kadar dinlenme süresi tanıyalım. Bu süreçte, yüzümüzün her hareketini gerçek zamanlı olarak algılayan ve işleyen bir teknolojinin açacağı ufukları düşlemek de bizim ödevimiz olsun. Son olarak, Touch ID öncesi parmak izi okuyuculara, hatta biraz daha geri gidip ilk iPhone öncesi dokunmatik ekranlara ne gözle baktığımızı hatırlayalım. Apple, büyüsünü göstermek için bu şansı hak ediyor.
Sanırım biz uykudayken baskasinin iPhone u acmasi hicte zor olmayacak gibi:)) ne dersiniz? Bekleyip gorcez artik…
Face ID’nin aktif olabilmesi için gözlerinizin açık olması ve doğru bir şekilde telefona bakmanız gerekiyor. Uyurken başkasının iPhone’unu açmak en az telefon sahibinin parmağını haberi olmadan Touch ID’ye yerleştirmek kadar zor.
İnce bir detayi kacirmisim sanirm tesekkurler hatirlatma icin;) artilarini ve varsa eksilerini ilerleyen zamanlarda gorcez artik.
isterseniz gözlerinizle bakmadan sadece yüzünüzden tanımasını da sağlayabiliyorusunuz. Evet daha az güvenlik ama bu dünyada görme engelliler de var.
Apple’ın bu inovasyonunu kaybetti kelimesi ilk olarak, Google denen reklam ajansının, bir başkasına ait olan bir api’yi alarak üstüne iOs ‘e benzer bir yazılım hazırlamaya başlaması ki bu arada bu reklam ajansının Ceo’su Apple danışma kurulundaydı ve hemen sonrasında kovuldu, sonrası ortaya çıkmaya başladı ve hemen sonrasında şu anda hapis cezası alan Kore firmasının patronunun firmasının iPhone’u taklit etmesi (ki bu konuda milyar dolarlık ceza aldılar ve ödemediler) sonrası yoğunlaşmaya başladı. Şimdilerde de bir Apple bloğunda sıkca kullanılmaya başladı.