Yıllar boyunca hep aynı şeyin olduğuna tanık olduk; Apple’ın yeni bir iOS sürümünü tanıttığı ve bu sürümünde farklı özelliklere yer verdiği, Google’ın yeni Android sürümünde bu özelliklerin bazılarını kullanması veya tam tersi… İki rakipsiz rakip mobil işletim sisteminin birbiri ile olan mücadelesi her yıl nefes kesiyor ve her geçen gün birbirlerine daha çok benzemeye başlıyorlar.
Apple’ın Haziran’daki WWDC etkinliği öncesi birçok söylenti ortaya atıldı ve genel olarak bu söylentilerin gerçek olduğunu görmüş olduk; Apple, iOS 12 ile yeni özelliklerden ziyade sistemi optimize etmeye odaklanmış, bazı hataların ve sorunların giderilmesi için sistem temizliği yapmıştı. Elbetteki birçok yeni özellik ve önemli değişiklik iOS 12 ile bu sonbaharda iPhone, iPad ve iPod touch kullanıcılarının parmağının ucuna geliyor.
Apple’a göre, kullanıcıların yüzde 95’i iOS’tan son derece memnun. Ancak Apple’ın başkan yardımcısı Craig Federighi, yüzde 5’lik kullanıcıya kulak tıkamanın mümkün olmadığını düşünüyor.
Apple, kapalı bir donanım ve yazılım sisteminin sunabileceği avantajlarla hep ön plana çıkmayı başardı. Her iOS güncellemesi ile, cihazların performansını artıracak önemli iyileştirmeler sundu. Çünkü, Apple, kendi yazılımını geliştiriyor, kendi çipini tasarlıyor ve mükemmel bir yazılım-donanım birlikteliği ile uygulamaların yoğun kullanımında daha fazla performans için CPU frekansında otomatik olarak sistemsel değişiklikler yapılabiliyor. Sonuç? Android kullanıcılarının sadece hayal edebileceği bir performans.
Snapdragon gibi çip üreticileri, yıllardır CPU yönetimini geliştirmek için mücadele etseler de, yazılım-donanım için mükemmel bir birlikteliği henüz tam anlamıyla, bir Apple gibi sunmayı başaramadılar.
Donanım ve yazılımın tam entegrasyonu için Google’ın önemli planlamaları ve çalışmaları var. Hatta şirket bunun için bir projeye sahip ancak Apple’ın seviyesine ulaşmasının önünde daha uzun yıllar var.
iOS 12 vs Android P
Apple, Android kullanıcılarının zaten yıllardır sahip olduğu özellikleri sunmak için bu yılki WWDC etkinliğinde büyük bir çaba sarfetti. Gruplandırılmış Bildirimler özelliği bunun en iyi örneği. Android’in zaten çeşitli sürümlerinde kullanılabilir olan Gruplandırılmış Bildirimler için Google yıllardır çalışıyordu derken Apple harekete geçti ve iOS için sunulabilecek en iyi Gruplandırılmış Bildirimler özelliğini kullanıma sundu.
Apple, şimdiye kadar iOS’taki bildirimlerin kullanılabilirliği yönünden Android’in gerisindeydi ancak artık bu durum değişti.
Herhangi bir mobil işletim sistemi geliştiren firma için bildirim kaosunun yönetimini yapmak kolay bir iş değil. Daha da kötüsü, kullanıcılar Facebook, Instagram veya WhatsApp gibi uygulamalarda çok fazla zaman harcıyor. Apple’ın kullanıcılarının iPhone’da zamanlarını nasıl geçirdiklerini görmeleri, ne kadar bildirim aldıklarını bilmeleri ve hatta kendilerine sınır getirmeleri için iOS 12 ile Ekran Süresi özelliğini kullanıma sunmak için artık gün sayıyor.
Ne yazık ki Android P için böyle bir özellik kullanılabilir değil. Google, son zamanlarda dijital sağlık hizmetlerine kendini adadı. Apple’ın bu konuda basit bir bildirim özelliğinden yola çıkarak olayı çok daha geniş bir biçimde ele alması, Google’ın geride kalmasını tetikleyecek gibi duruyor.
Google’ın aksine Apple, işletim sisteminde kullanıcılarını karmaşadan uzak tutmak istiyor. Apple, Safari’de Facebook gibi sosyal ağların widgetlarının görünmesini engellemek, reklam takibini mnimize ederek veri gizliliğini yükseltmek istiyor. Apple’ın gizlilik konusuna odaklanması, Google ile karşılaştırıldığında tam not alacak bir farklılık olarak önümüze çıkıyor.
Yeni Savaş Alanı
Artırılmış gerçeklik platformları için Google’ın ARCore’u ile Apple’ın ARKit’i karşı karşıya. Google, çok oyunculu özellikleriyle ARCore platformunu güncelleyerek Android’i bu alanda bir adım öteye taşırken, Apple da boş durmayarak, ARKit 2 platformunu tanıttı ve iOS için artırılmış gerçekliği bir adım öteye taşıyarak çok oyuncu desteği başta olmak üzere önemli geliştirmeler sundu.
Google’ın Android P sürümüne baktığımızda, iOS 12 ile benzerlikler göze çarpıyor. Google, en yeni Android sürümünde önemli yenilikLERe sunmak yerine yazılım optimizasyonuna odaklanmayı tercih etmiş ve sadece göze çarpabilecek bir yenilik duyurmuştu; yeni jestler.
Aslında Google, Apple’ın iOS 11 ile iPhone X’da uyguladığı taktiği henüz yeni benimsemiş ve gelecekteki Android tabanlı akıllı telefonların gelişimini desteklemek için işletim sisteminin arayüzünde yeni gezinme deneyimi sağlayan jestlere ağırlık vermişti.
iOS vs Android Savaşında Ateşkes mi Yapıldı?
En yeni iOS ve Android sürümüne bakıldığında, Apple ve Google’ın sanki yeni özellik sunma konusunda ağırdan aldığı göze çarpıyor ancak aslında savaş artık işletim sistemlerinin kendilerinden çıkıp daha spesifik noktalara uzandı. Artık Siri vs Google Assistant, ARKit vs ARCore taraflarında büyük bir savaş var. Apple ve Google’ın bu konuda başabaş bir mücadele götürüyor olması ise oldukça dikkat çekici.