iPhone SE, Apple’ın kompakt ve uygun fiyatlı akıllı telefon serisine ait bir model olarak karşımıza çıktı. İlk kez 2020 yılında piyasaya sürülen bu cihaz, iPhone 8’in tasarımını temel alırken, güncel donanım ve yazılım özellikleriyle donatıldı. 4.7 inçlik Retina ekranı, güçlü A13 Bionic çipseti ve tek arka kameraya sahip. Bu özellikler, SE’yi hem performans hem de kameralar açısından oldukça rekabetçi bir seçenek haline getiriyor. Ayrıca, uygun fiyatıyla da dikkatleri üzerine topluyor ve kullanıcılarına iOS ekosisteminin avantajlarına erişim imkanı sunuyor.
Yeni SE dedikoduları heyecanlandırdı!
Apple söylenti dünyası geçtiğimiz hafta çarpıcı bir SE 4 haberiyle çalkalandı. İddialara göre gelecek cihaz, alışılmadık bir şekilde modifiye edilmiş iPhone 14 tasarımını temel alacak. OLED ekran ve Face ID’yi düşük seviye seriye getirecek ve tek bir kameraya bağlı kalırken 48MP kamera, USB-C bağlantı noktası ve iPhone 15 Pro’nun Action düğmesine sahip olacak.
Elbette raporun yanlış olması ve Apple’ın dördüncü SE modeli için planlarının çok farklı olması muhtemel. Ancak yine de, bir sonraki SE için 2020’deki altın nesli kadar mantıklı bir konsept görmek zor. Cihaz, Apple’ın Ana Ekran düğmesinden tam ekranlı telefonlara geçtiği ve eski tasarımı özleyen insanların olduğu bir döneme denk geldiği için şanslıydı. Bu da SE’nin bir bütçe alternatifinden çok daha fazlası olabileceği anlamına geliyordu.
Ancak bu 2020 yılıydı. Geçen yıl 3. nesil modelde gördüğümüz gibi, iPhone modelini destekleyecek kadar Ana Ekran düğmesi nostaljisi kalmadı. Bir retro tasarım isteğinin yokluğunda SE sadece ucuz bir iPhone modeli oluyor. Zaten Apple’ın piyasaya sürüldükten sonra birkaç yıl boyunca satışta tuttuğu önceki modellerden de bunu anlıyoruz.
Bu, Apple’ın 10. nesil iPad ile ortaya koyduğu ikilemin aynısı gibi görünüyor. Apple geçtiğimiz sonbaharda yeni modeli tanıttığında, aralarında Apple Pencil 1 desteğine sahip lamine olmayan bir ekran ve 449 dolarlık bir fiyat etiketinin de bulunduğu bazı düşündürücü kararlar aldı. Apple, fiyatın yüksek olduğunu biliyormuş gibi 9. nesil modeli aynı 329 dolarlık fiyat etiketinde tuttu ve iPad ile iPad Air arasında gerekli görünmeyen bir “bütçe” katmanı yarattı.
Peki siz SE hakkında ne düşünüyorsunuz? SE’nin alınması mantıklı mı görünüyor? Düşüncelerinizi bizimle yorumlar kısmında paylaşabilirsiniz.
