Apple Watch’ların kan oksijen ölçümüyle ilgili yaşanan hukuki mücadele, hem şirketi hem de müşterilerini olumsuz etkiliyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde Apple Watch Series 6 veya daha sonraki bir modelden Series 10’a yükseltme yapmak isteyen kullanıcılar önemli bir özellikten vazgeçmek zorunda kalıyorlar. Bunun sebebi, Apple’ın sağlık teknolojisi şirketi Masimo’ya ait patentleri ihlal ettiği gerekçesiyle açılan dava. Eğer 18 Ocak tarihinden önce Series 6, 7, 8 veya 9 modellerinden birini satın aldıysanız, bu saatlerde kan oksijen ölçüm özelliği bulunuyor. Ancak Series 10 veya Ultra 2 satın alırsanız bu özellikten mahrum kalıyorsunuz.
Apple Watch modellerinin kan oksijen ölçümü sorun olmaya devam ediyor!
Hikayenin özüne inecek olursak, 2013 yılında Apple’ın Masimo ile olası bir iş birliği görüşmesi yapmak için iletişime geçtiği iddia ediliyor. Ancak Masimo, Apple’ın bu toplantıları, transfer etmek istediği çalışanları belirlemek için kullandığını öne sürüyor. Hatta Masimo bu toplantıları “bilgi ve uzmanlık elde etmek için hedef odaklı bir çaba” olarak nitelendiriyor. Apple, Apple Watch’un piyasaya sürülmesinden önce, Masimo’nun baş sağlık sorumlusu da dahil olmak üzere bir dizi çalışanını transfer etti. Masimo CEO’su Joe Kiano daha sonra Apple’ın şirketinin kan oksijen sensörü teknolojisini çalmaya çalışıyor olabileceği endişesini dile getirdi. Kendilerini “modern nabız oksimetrelerinin mucidi” olarak tanımlayan şirketin teknolojisi birçok hastanede kullanılıyor.
Uluslararası Ticaret Komisyonu’na yapılan şikayet, Apple’ın bu yıl 18 Ocak’tan itibaren ABD’de satılan yeni saatlerden bu özelliği kaldırması yönünde bir karara yol açtı. Zaten satılmış olan saatlerde özelliğin devre dışı bırakılması ise istenmedi. Dava sonucunda Masimo’nun beş iddiası reddedildi ve jüri geri kalan konularda bir karara varamadı. Bu nedenle, henüz tarihi belirlenmemiş olsa da yeni bir duruşma gerçekleştirilecek.
iPhone 16 Pro’ya olan talep beklentilerin altında kaldı!
Yaşanan bu durum hem Apple’a hem de müşterilerine zarar veriyor. Uluslararası Ticaret Komisyonu’nun kararı, en azından kan oksijen özelliğine sahip bir Apple Watch’a sahip olanların bu özellikten mahrum kalmayacakları anlamına geliyordu. Ancak bu durum, hiçbirinin bu özelliği kaybetmeden yeni bir saate geçemeyeceği anlamına da geliyordu ve bu durum Apple Watch Series 10 incelemelerinde vurgulanan bir noktaydı. Wired dergisinin de belirttiği gibi, “Series 10’da kan oksijen ölçümünün olmaması ve ne zaman veya geri gelip gelmeyeceğine dair bir bilgi olmaması gerçekten kötü bir haber. Dünyadaki diğer tüm fitness takip cihazlarında artık bu özellik bulunurken bu durum çok saçma. Şahsen bu bilgiyi hiç kullanmamış olabilirim ama hepimiz Covid-19 pandemisi sırasında nabız oksimetreleri satın aldık ve tekrar Covid olursam (beş yılda bir, bebeğim!), oksijen doygunluğu seviyelerimin ne olduğunu bilmek isteyeceğimi tahmin ediyorum.”
Bu durum açıkçası Apple için utanç verici, müşterileri için ise sinir bozucu. Hem Uluslararası Ticaret Komisyonu’nun yasağı hem de dava, Apple’ın davaya itiraz etmeye devam ederken Masimo’dan teknoloji lisansı almasıyla yarın çözülebilir. Elbette Masimo’nun böyle bir şeye ilgisi olmadığını söylediğini biliyorum, ancak bunun bir müzakere taktiği olarak söyleyen ilk şirket olmayacakları da aşikar. Bu sayede müşteriler işlevsellik kaybetmeden cihazlarını yenileyebilecek ve Apple da yeni güncellemesinin cazibesinin, insanları yükseltmenin tehlikeleri konusunda uyaran eleştirmenler tarafından gölgelenmesinin önüne geçecek.
Anlaşılan o ki Apple yanlış bir şey yapmadığını düşünüyor ve şirketin bu gibi durumlarda taviz vermeme konusundaki tutumu biliniyor. Burada Apple’dan yanlış yaptığını kabul etmesini değil, sadece mesele tamamen çözülene kadar teknolojiyi kullanılabilir halde tutmak için pragmatik bir karar almasını istiyoruz. Apple kazanırsa, patent telif ücretlerinin iadesi için dava açabilir.
