![google-apple-20-milyar-dolar-ödüyor google-apple](https://www.sihirlielma.com/wp-content/uploads/2023/10/google-apple-20-milyar-dolar-oduyor-640x360.jpg)
Apple, kısa süre önce herkesi şaşırtarak Invites adını verdiği yeni bir uygulama ve hizmeti duyurdu. Ancak bu lansman, Apple’ın uygulama stratejisine yönelik beklenmedik eleştirileri de beraberinde getirdi. Görünen o ki, bazı kişiler Apple’ı Google ile kıyaslıyor. Oysa Google, sürekli olarak yeni uygulamalar ve hizmetler başlatıp daha sonra bunları iptal etmesi ya da başka bir platforma entegre etmesiyle ünlü. Son olarak Google Podcasts bu duruma örnek gösterilebilir, ancak Google’ın bu şekilde sonlandırdığı pek çok hizmetin yer aldığı adeta bir mezarlık var.
Apple, Google’ın uygulama stratejisini benimsemeyecek
Apple’ın Invites uygulamasıyla birlikte benzer bir durum yaşanacağı düşünülse de, gerçekte Apple’ın geliştirdiği uygulamaları terk ettiği söylenemez. Apple Sports uygulaması örneğinde olduğu gibi, şirketin geliştirdiği uygulamalar zamanla daha da olgunlaşıyor. Son bir yıl içinde Apple Sports için düzenli güncellemeler yayınlandı ve uygulama giderek daha popüler hale geldi. Kullanıcılar tarafından beğenilen bu uygulamaya bir widget desteği bile talep ediliyor. Ücretli bir bileşeni olmamasına rağmen, Apple Sports’un terk edildiğini söylemek imkânsız.
![](https://www.sihirlielma.com/wp-content/uploads/2023/10/google-apple-anlasmasi-1024x576.jpg)
Benzer şekilde, Apple’ın iOS 17.2 ile sunduğu Journal uygulaması da hızla geliştirildi. Henüz bir yılı bile doldurmadan iOS 18 ile birlikte 2.0 sürümüne ulaşan uygulama, arama ve sıralama araçları, sesli notlardan metin oluşturma, zengin metin biçimlendirme, ana ekran ve kilit ekranı widget’ları, farkındalık takibi, yeni içgörü özellikleri ve PDF dışa aktarma gibi pek çok yeni özellikle donatıldı. Eksik olan tek şey bir iPad sürümüydü, ancak bu da uygulamanın güncellemelerden mahrum kaldığı anlamına gelmiyor.
128 GB’lık iPhone tarihe karışabilir! Peki neden?
Apple Music Classical ise başlangıçta yalnızca iPhone için sunulmuş, ancak kısa sürede iPad uyumluluğu kazanmıştı. Üstelik Apple, dört ay önce uygulamaya binlerce albüm için kitapçıklar eklerken, daha sonra CarPlay ve Siri desteği sunarak kapsamını genişletti.
Bazı kullanıcılar, Apple’ın daha önce Music Memos adlı uygulamayı sona erdirdiğini hatırlatabilir. Ancak burada da aslında bir kayıp değil, bir dönüşüm söz konusu. Apple, müzisyenlerin genellikle Voice Memos uygulamasını kullanarak parçalarını kaydettiğini ve bu kayıtların doğrudan profesyonel şarkılarda yer aldığını fark etti. Bunun üzerine, Music Memos’un sunduğu bazı işlevleri Voice Memos’a ekleyerek müzisyenlerin iş akışına daha uygun bir çözüm sundu. Son olarak Apple, Voice Memos’a, iPhone mikrofonuyla bir parça kaydedip hoparlörden çalarak ikinci bir kaydı üstüne eklemeye olanak tanıyan çift katmanlı kayıt özelliğini de ekledi. Bu da özellikle şarkı sözü yazımı ve gitarla ses kayıtları almak için büyük bir yenilik.
Apple’ın Clips uygulaması da hâlâ kullanımda ve özellikle sınıflarda öğretmenler ile öğrenciler tarafından tercih ediliyor. Clips, telifsiz müzikler, öğretmenlerin oluşturabileceği dışa aktarılabilir şablonlar ve öğrencilerin yaratıcılığını teşvik eden eğlenceli özellikler sayesinde eğitim alanında kendine sağlam bir yer edinmiş durumda. Bu noktada, Apple’ın TikTok’a ait ByteDance tarafından geliştirilen CapCut’a alternatif olarak daha kullanıcı dostu bir video düzenleme uygulaması geliştirmesi belki de daha iyi bir hamle olabilir.
Apple’ın hobi olarak başlattığı uygulamalar, yaz stajyerlerinin geliştirdiği kısa ömürlü projelerden çok daha fazlası. Şirket, bunları yalnızca piyasaya sürmekle kalmıyor, aynı zamanda düzenli olarak geliştirerek Apple ekosisteminin ayrılmaz bir parçası haline getiriyor. Apple Invites uygulamasının geleceği büyük ihtimalle Takvim uygulamasıyla daha sıkı bir entegrasyon ve yeni iPhone’lara ön yüklü olarak gelmesiyle şekillenecek. Ayrıca bu uygulamanın iCloud+ aboneliklerine katkı sağlaması ve Apple Sports’un gelişimini destekleyen Eddy Cue gibi bir yöneticinin projeyi sahiplenmesi de önemli bir etken olacak.
Sonuç olarak, Apple’ın uygulamalarını terk ettiği yönündeki iddialar fazlasıyla abartılı. Şirketin bugüne kadar sunduğu uygulamaların büyük çoğunluğu zaman içinde gelişmeye devam etti ve Apple’ın uygulama ekosistemi Google’ınkine kıyasla çok daha istikrarlı bir yapıya sahip.