Apple, Almanya’da üç yıldır rekabet soruşturmasına konu olan App Tracking Transparency (ATT) özelliği nedeniyle hâlâ eleştirilere maruz kalıyor. Kullanıcılara uygulamalar arası veri takibini reddetme hakkı tanıyan ATT, Almanya Federal Kartel Dairesi (Bundeskartellamt) tarafından hukuki incelemeye alındı. Kurumun ön değerlendirmesinde, ATT’nin yalnızca üçüncü taraf uygulamaları kapsadığı, ancak Apple’ın kendi uygulamalarına aynı kısıtlamaları getirmediği öne sürüldü. Bu durumun, büyük dijital şirketlere yönelik özel rekabet kurallarını ihlal edebileceği belirtilirken, Apple konuya ilişkin açıklama yaptı.
Almanya, Apple’ın veri politikasını soruşturma altına aldı
Alman rekabet otoritesine göre, 2021’de yürürlüğe giren ATT ile iOS App Store’daki uygulama geliştiricileri, kullanıcı verilerine erişim sağlamak için ek onay almak zorunda bırakıldı. Ancak aynı kısıtlamaların Apple’ın kendi uygulamalarına uygulanmadığı, bu nedenle şirketin rekabet yasalarını ihlal ediyor olabileceği değerlendirildi. Özellikle, Almanya’nın 19a(2) numaralı Rekabet Yasası ve AB genelinde geçerli olan 102. Madde kapsamında bu durumun bir tekelci uygulama olarak görülebileceği ifade edildi.
Bu süreçte, Facebook gibi büyük reklam platformları ATT’ye rağmen reklam hedefleme konusunda daha da güçlenmiş durumda. Meta, yapay zeka destekli çözümlerle üçüncü taraf takibe ihtiyaç duymadan daha etkili reklam modelleri geliştirmeyi başardı.
Son güncellemeler, Apple Intelligence özelliklerini geri getirdi!
Apple, ATT’nin kendi uygulamalarına uygulanmadığı iddiasını reddederek, bu özelliğin kullanıcıları korumaya yönelik en ileri teknolojilerden biri olduğunu savundu. Şirket, ATT’nin tüm geliştiricilere – Apple da dahil olmak üzere – eşit şekilde uygulandığını ve kullanıcıların verileri üzerinde tam kontrol sahibi olmalarını sağladığını belirtti. Ayrıca, kullanıcıların kişiselleştirilmiş reklamları tamamen devre dışı bırakma seçeneğine sahip olduğunu vurgulayan Apple, Siri, Haritalar, FaceTime ve iMessage gibi hizmetlerin verileri birleştirecek şekilde tasarlanmadığını ifade etti.
Apple ayrıca, ATT’nin küçük geliştiricilere fayda sağladığını öne sürdü. Şirketin verilerine göre, yıllık 1 milyon doların altında gelir elde eden geliştiriciler, 2020-2022 arasında gelirlerini yüzde 37 oranında artırdı. Almanya’daki iOS uygulama ekonomisinin 400 binden fazla kişiye istihdam sağladığını belirten Apple, ATT’nin kullanıcılar tarafından geniş çapta benimsendiğini ve bu sayede tüketici verilerinin daha iyi korunduğunu savundu.
Avrupa Komisyonu tarafından yayımlanan bir rapor da Apple’ın veri kontrol politikasının etkinliğine dikkat çekti. Rapora göre, Google Ad Ayarları aracılığıyla veri takibinden çıkan kullanıcı oranı yalnızca yüzde 5.4 iken, Apple’ın ATT özelliğini kullanarak izlemeyi devre dışı bırakan kullanıcı oranı yüzde 70-80 seviyelerinde. Bu fark, Google’ın sisteminin kullanıcılar tarafından yeterince bilinmemesi veya erişiminin zor olmasıyla açıklanıyor.
Genel olarak, ATT’nin kullanıcılar için büyük bir başarı olduğu ve reklamcılık sektörünün de yeni yöntemlerle uyum sağladığı görülüyor. Reklam verenler, doğrudan kullanıcılardan yasal olarak toplanabilen birinci taraf verilerine yönelerek iş modellerini ATT sonrası döneme adapte etmiş durumda.
