Yeni bir ankete göre on milyonlarca genç, ebeveynlerinin Apple’ın Find My ve Life360 gibi üçüncü şahıs uygulamaları ile konumlarını takip etmelerini aktif olarak istiyor. Daha geniş bir çerçeveden bakıldığında 11-26 yaş aralığını temsil eden Z kuşağının önceki kuşaklara göre daha endişeli olduğu ve konum takibi konusunda farklı bir zihniyete sahip olduğu görülüyor.
Find My ile takip edilmeyi isteyen gençler on milyonları geçiyor!
Gençler uzun zamandır ebeveynlerine nerede olduklarını söylemekten çekiniyorlardı. Şimdi ise ebeveynlerinden kendilerini takip etmelerini istiyorlar. Görünüşe göre pandemi, savaş ve diğer felaketlerle ilgili canlı görüntüler gençler arasında bu endişeleri artırdı. Ve birçoğu ebeveynlerine önceki nesillere göre daha yakın.
Life360 uygulamasının ABD’de aylık 33 milyondan fazla, uluslararası alanda ise 20 milyon aktif kullanıcısı var. Daha da fazla genç Apple’ın Find My, Google’ın Family Link, Snapchat’in Snap Map ve GPS donanımlı akıllı saatlerini kullanarak konumlarını paylaşıyor.
Ankete göre, Z Kuşağı katılımcılarının yüzde 87’si teknolojiyi uzun mesafeli sürüşlerde, yüzde 80’i yeni ya da tehlikeli yerleri ziyaret ederken, yüzde 77’si bir etkinliğe, konsere ya da festivale giderken ve yüzde 78’i de bir partiye ya da randevuya giderken kullandıklarını belirtmiş. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, Z Kuşağı kadınlarının yüzde 72’si konum paylaşımının fiziksel sağlıklarına fayda sağladığına inanıyor.
Z kuşağının yüzde 94’ü konum paylaşımının hayatlarına fayda sağladığını söylüyor. Bunun nedeni büyük olasılıkla erken yaşlardan itibaren bu paylaşımla büyümüş olmaları. Konumlarını ebeveynleriyle paylaşarak büyüyen ilk gerçek dijital nesil olan Z Kuşağı, doğal olarak bunun sağladığı kolaylık, güvenlik, özgürlük gibi faydalara alıştı. Bu nedenle konumlarını bir ebeveynle paylaşma olasılığı en yüksek nesil olmaya devam ediyorlar (yüzde 56).
Psikolog Michelle Borba ise şu yorumu yaptı: “Z kuşağının ergenlik dönemindeki çalkantılar, pandemi, sosyal medya ve 24 saatlik haber döngüsüyle daha da güçlenen bir ruh sağlığı krizine yol açtı. Belirsiz zamanlarda, bu nesil konum paylaşımının sağladığı ek güvenlik katmanını arzulamaya başladı. Aktivist bir nesil olarak, doğal olarak, akranlarının refahını sağlamak için konum paylaşımı gibi proaktif yaklaşımlar benimsiyorlar.”