Apple, M4 MacBook Pro’yu tanıttığında, yeni bir ekran teknolojisi sunduğunu gizlice duyurdu. Bu yeni teknoloji, daha önceki MacBook Pro modellerine göre önemli iki avantaj sunuyor: daha iyi renk gamı ve daha iyi hareket performansı. İşte son dönemde çok konuşulan konu hakkındaki en önemli ve en çarpıcı detaylar…
M4 MacBook Pro, quantum dot ekranıyla gündeme oturdu
M4 MacBook Pro’nun ekranları, hala IPS LCD teknolojisini kullanıyor, ancak daha yüksek kaliteli bir versiyonunu sunuyor. Apple, bu ekranları miniLED olarak adlandırıyor. MiniLED, daha küçük LED’lerin arka aydınlatmada kullanılmasıyla, ekranın parlaklık ve kontrastını önemli ölçüde iyileştiriyor. Bu teknoloji, önceki modellere göre daha yüksek parlaklık ve daha iyi kontrast sunuyor, ancak temel teknoloji değişmemişti.
Önceki M-serisi MacBook Pro modelleri, miniLED arka aydınlatmayı desteklemek için kırmızı KSF fosfor filmi kullanıyordu, bu da daha geniş bir renk gamı sunulmasını sağlıyordu. Ancak M4 MacBook Pro’da Apple, daha verimli ve cadmium içermeyen kuantum nokta (quantum dot) filmi kullanmaya başladı. Bu değişiklik, ekranın renk gamını daha da genişletiyor ve hareketli görüntülerde daha hızlı tepki süreleri sağlıyor. Testler, M4’ün M1’e kıyasla daha hızlı tepki verdiğini ve ekranın daha hızlı bir pixel yanıtına sahip olduğunu gösterdi.
iPhone 16’nın Kamera Kontrolü özelliği iyileştirme alıyor!
Apple’ın kuantum nokta teknolojisine geçmesinin önündeki engeller, bu teknolojinin önceki nesillerinde verimliliğin düşük olması ve kadmiyum içermesiydi. Kadmiyum, Dünya Sağlık Örgütü tarafından insan kanserojeni olarak sınıflandırılıyor ve elektronik atıkların geri dönüştürülmesi veya atılması sırasında ciddi sağlık riskleri oluşturabiliyor. Apple, 2015 yılından bu yana kadmiyum kullanmama kararı almıştı ve şimdi kuantum nokta teknolojisiyle daha çevre dostu bir seçenek sunuyor.